Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı zalim09

  • Bilge Üye
  • *****
  • 7.885
  • 16.332
  • Öğretmen Adayı
  • 7.885
  • 16.332
  • Öğretmen Adayı
# 17 Ara 2011 22:27:33

Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun etme
 Başka bir yar başka bir dosta meylediyorsun etme
 Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı
 Hangi hasta gönüllüyü kasdediyorsun etme
 Çalma bizi bizden bizi gitme o ellere doğru
 Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun etme
 Ey ay felek harab olmuş alt üst olmuş senin için
 Bizi öyle harab öyle alt üst ediyorsun etme
 
Ey makamı var ve yokun üzerinde olan kişi
 Sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun etme
 Sen yüz çevirecek olsan ay kapkara olur gamdan
 Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun etme
 Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan
 Gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun etme
 Aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer
 Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun etme
 Ey cennetin cehennemin elinde olduğu kişi
 Bize cenneti öyle cehennem ediyorsun etme
 Şekerliğinin içinde zehir zarar vermez bize
 O zehiri o şekerle sen bir ediyorsun etme…
 Bizi sevindiriyorsun huzurumuz kaçar öyle
 Huzurumu bozuyorsun sen mahvediyorsun etme
 Harama bulaşan gözüm güzelliğinin hırsızı
 Ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun etme
 İsyan et ey arkadaşım söz söyleyecek an değil
 Aşkın baygınlığıyla ne meşk ediyorsun etme!!
 
Şems’in gidişinden sonra Hz. Mevlana’nın dilinden dökülen sözler...

Rabbim rahmet eylesin Pir Mevlana'm

Çevrimdışı nurdan81

  • Uzman Üye
  • *****
  • 705
  • 2.728
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 705
  • 2.728
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 17 Ara 2011 22:29:56
SUSKUNUM SANA
Hangi şiire başlasam suskunum sana
Dağ göğsünde bir kaya diliyle suskun
Güneşte kavrulan bir kum tanesi
Çatlayan dudaklarım oluyor her gece
Yağmura suskun yaşamaya suskun
Haykırabilsem
Belki bir nehir köpürebilir sesimde
Silinebilir kuraklığın bütün izleri
Upuzun çöller vadileşebilir içimde
Hangi güzelliği özlesem suskunum sana
Yürek boşluğunda bir of kadar suskun
Özlüyorum seni masmavi
Koşuyorum sana bembeyaz
Ve kahroluyorum bir anda kapkara
Ah oluyorum
Of oluyorum
Ve susuyorum
Oysa haykırabilsem
Işık yumağı bir pınar olur soluğum
Hangi türküye uzansam suskunum sana
Ağıt ağıt, özlem özlem suskun
Tut ki vurulmuşum
Aşktan ve kandan bir damla olmuşum
Bir saçlarının rüzgarına
Bir de ağzının kıyılarına konmuşum
Hangi dalga silebilir beni senden
Hangi kasırga koparabilir
Ben saç tellerinde bir ezgi olmuşum
Coşkuların her şahlanışında
Sana deprem deprem susmuşum
Ve sana susmaktan inan ki yorulmuşum
Yeter olsun gözlerinde ışık fırtınası
Sözlerinde baskı yasası yeter
Hangi kavgayı özlesem suskunum sana
Zafer sabahlarında gece kadar
Bayram sabahlarında yas kadar suskun
Böyle güzelliklere de
Böyle suskunluklara da lanet olsun
Al bu suskunluğumu al artık
Al ki
Bütün gürültüler kahrolsun
Adnan Yücel

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.385
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.385
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 17 Ara 2011 22:45:22
BENİM


Ve büyür gözlerimde güvercin güzelliğin
Sonra bıkıp usanmadan sabahlara dek
Biri durur kapında korkulu ürkek...
O duran benim.

Bir gölge gibi düştüm ardına yıllardan beri
Sordum seni şehir şehir
Şimdi her gece yarısı rüzgâr değildir
Pencerene vuran benim.

Bir gün bölerse uykunu bir saat çıngırağı
Birdenbire yatağından kalkıp oturma
Öyle korkulu gözlerle etrafına bakınma
Saatleri kuran benim.

Senin bir suçun yok kabahat bende
Bitsin bu kıskançlık gayrı diyerek,
Boy verdiğin aynaları istemeyerek
Tekrar tekrar kıran benim.

Bir ceylan gibi durma artık gecenin ortasında
Ceylan gibi bakma oraya
Seni bir beyaz duvağa, altın halkaya...
Duyuran benim.

Kolay kolay unutulmaz adına yaktığım türküler
Kapanmaz yüreğime açtığın yara.
Her akşam saçlarını karanlıklara...
Savuran benim.

Yavuz Bülent BÂKİLER

Çevrimdışı hercaihoca

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.401
  • 6.353
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 1.401
  • 6.353
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 17 Ara 2011 22:49:16
İTİBAR VE KARAKTER

Itibarı yaşadığın ortam belirler
karakteri, inandığın doğrular...

Itibar, sandığın şeydir;
karakter ise olduğun...

Itibar fotoğraftır;
karakter ise yüz...

Itibar dışardan gelir;
karakter ise içten...

Itibar, yeni bir topluluğa girdiğinde sahip olduğundur;
karakter giderken elinde olan...

Itibarın bir anda olur;
karakterin, ömür boyunca...

Itibarın bir saatte öğrenilir;
karakterin bir yılda açığa çıkmaz...

Itibar mantar gibi büyür;
karakter sonsuza kadar sürer...

Itibar zengin veya fakir yapar;
karakterse mutlu ya da mutsuz...

Itibar insanların mezar taşına kazıdıklarıdır;
karakter meleklerin Tanrı huzurunda senin için söyledikleri...

William Hersey Davis

Çevrimdışı nurdan81

  • Uzman Üye
  • *****
  • 705
  • 2.728
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 705
  • 2.728
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 17 Ara 2011 23:17:31
TUTSAĞIN OLMAZSAM
- Özgürlük için -
Tutsağın olmazsam senin
Bu gece de tüm geceler gibi
Kıyısız okyanuslara düşerim
Dalgasız denizlere.
Tutsağın olmazsam senin
Kanayan kanatlarımla
Enlemsiz boylamsız gezerim
Ülkesiz atlaslarda.
Tutsağın olmazsam senin
Yaşadığım uçlar arasında
Çılgınlığı ararım
Sığamam küçük kalıplara.
Tutsağın olmazsam senin
Çıktığım yazılarda
İsmini ve ismimi kazırım
Duvarlara yanyana.
Tutsağın olmazsam senin
Yaşayamam
Tutsak et beni
Yoksa savaşamam.
A.Kadir Bilgin

Çevrimdışı sina05

  • B Grubu
  • 6.545
  • 16.677
  • 6.545
  • 16.677
# 18 Ara 2011 18:38:01
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Gün olur, alır başımı giderim,
Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda
Şu ada senin, bu ada benim,
Yelkovan kuşlarının peşi sıra.
Dünyalar vardır, düşünemezsiniz;
Çiçekler gürültüyle açar;
Gürültüyle çıkar duman topraktan.
 
Hele martılar, hele martılar,
Her bir tüyünde ayrı bir telaş!
 
Gün olur, başıma kadar mavi;
Gün olur, başıma kadar güneş;
Gün olur, deli gibi...
 
Orhan Veli Kanık

Çevrimdışı banu2011

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.073
  • 3.654
  • Müdür Yetkili
  • 1.073
  • 3.654
  • Müdür Yetkili
# 18 Ara 2011 22:30:41

Bir eşi olmalı insanın

Bakarken yüreğinin kabardığı, gözlerinden gözlerine yüre...ğinin aktığı... Âşık olduğu bir eşi olmalı! Sabah gözlerini açtığında, yanında olduğunu görüp, şükürler etmeli Yaradan’a. Koklamalı saçlarını uyuyan eşine şefkatle bakıp, usulca dokunmalı yüzüne,

Bir eşi olmalı insanın:
Varlığını hissedebilmek için parmakları titremeli, incitirim korkusuyla. Sürekli çağlayan bir pınar olmalı gönlü. Kramplar girmeli midesine, onsuzluk aklına geldikçe!

Bir eşi olmalı insanın:
Rüzgâr onun kokusunu getirmeli, yağmur onun sesini. Elleri yanmalı ellerini tutabilmek için. Akşam onu görecek diye, pırpır etmeli yüreği. Kelebekler gibi olmalı insanın kalbi. Ayakları birbirine dolaşmalı heyecandan, eve dönerken eşi. Beklemek asırlar gibi uzun gelmeli. Gelişi ile sonsuz bir nur dolmalı içine.

Bir eşi olmalı insanın:
Yüzüne baktığında, konuşmadan anlamalı derdini, tasasını, öfkesini, sevincini, coşkusunu... Güven duymalı, her şeyiyle. Başını göğsüne koyup, huzurla uyuyabilmeli, tüm düşüncelerinden arınmış olarak. Babası, abisi, arkadaşı, dostu, sırdaşı, anası, çocuğu olmalı...
Şımarabilmeli yanında. Kıskanılmalı zaman zaman da...

Bir eşi olmalı insanın:
Sabah yolcularken işine, içi acımalı, daha yollarken özlemeye başlamalı. ‘Seni şimdiden özledim.’

Bir eşi olmalı insanın:
Akşam dönüşünü beklemeli sabırsızlıkla. Gözleri yollarda kalmalı ve kapıyı çalmadan açmalı. Aşkla karşılamalı, hasretle sarılmalı boynuna, özlemle koklayıp öpmeli, yıllarca uzak kalmışçasına!

Bir eşi olmalı insanın:
Her günü bir başka güzel olmalı yaşamın; bir başka özel, bir başka soluklanmalı her anında. Verdiği hiç bir şeyin yeterli olmadığını düşünüp, kahrolmalı, daha fazla ne yapabilirim diye düşünmeli.

Bir eşi olmalı insanın:
Cennetten köşe almışçasına: Sevdiği, sakındığı, bakmaya kıyamadığı. Her bir hücresinden aşkın fışkırdığı. Çölde okyanusu yaşadığı bir eşi olmalı insanın.

CAN YÜCEL

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.385
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.385
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 19 Ara 2011 00:02:16
Ben

BEN, kimsesiz seyyahı, meçhuller caddesinin...
BEN, yankısından kaçan çocuk kendi sesinin...
BEN, sırtında taşıyan işlenmedik günahı;
Allah'ın körebesi, cinlerin padişahı...
BEN, usanmaz bekçisi, yolcu inmez hanların;
BEN tükenmez ormanı, ısınmaz külhanların...
BEN, kutup yelkenlisi, buz tutmuş kayalarda;
Öksüzün altın bahtı, yıldızdan mahyalarda...
BEN, başı ağır gelmiş, boşlukta düşen fikir;
Benliğin dolabında, kör ve çilekeş beygir...
BEN Allah diyenlerin boyunlarında vebal;
BEN bugünküne mazi, yarinkine istikbal...
BEN, BEN, BEN; haritada deniz görmüş, boğulmuş;
Dokuz köyün sahibi, dokuz köyden kovulmuş...
Hep BEN, ayna ve hayal, hep BEN, pervane ve mum;
Ölü ve Münker-Nekir, başdönmesi uçurum...
 
Necip Fazıl Kısakürek

 

Çevrimdışı Sultan-ı Yegah

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 19
  • 190
  • 19
  • 190
# 19 Ara 2011 12:09:46
yayını terkederken kırılan bir ok gibi
doğarken ölen bir çocuk gibi

çekingen çeşmelerin suyunda eriyen güz
yorgun patikalarda sevda arayan öksüz

bulamaz izlerini tilkiler kurt ininde
yağmur hala murada ermedi teninde

okunmamış esrarlı bir öykünün
memnu satırları gibidir yüzün

vuslatın eflatun gecelerinde
uykusunu kaçırmışsın gündüzün

oysa ne yerdesin , ne gökyüzünde
derindesin rüya kadar derinde..

nurullah genç..

Çevrimdışı ALAMET-i FARİKA

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.093
  • 11.861
  • 1.093
  • 11.861
# 19 Ara 2011 16:08:19
   
   h.n.a.

 
KARANLIK

Son ışık söneli nice zamandır;
Rüyalar! Yeniden önüme düşün!
Yardan ayrı geçen uzun yıllarda
Hülyası bulunmaz bir anlık düşün.

Yayını kalbime Ayzıt asalı
Başka bir eldenim, katı yasalı.
Burda koskoca bir gönül masalı
Kaybolur içinde bir damla yaşın.

Aşkı için verince bu kadar emek
Varlıktan sıyrılıp ruh olmak gerek.
Ey zaman, ey dünya! Geri gelmemek
Üzere sizler de benimle koşun!..

Çevrimdışı nurdan81

  • Uzman Üye
  • *****
  • 705
  • 2.728
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 705
  • 2.728
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 19 Ara 2011 20:12:18
SENİ SAKLAYACAĞIM
Seni saklayacağım inan
Yazdıklarımda, çizdiklerimde,
Şarkılarımda, sözlerimde.
Sen kalacaksın kimse bilmeyecek
Ve kimseler görmiyecek seni,
Yaşayacaksın gözlerimde.
Sen göreceksin, duyacaksın
Parıldayan bir sevi sıcaklığı,
Uyuyacak, uyanacaksın.
Bakacaksın, benzemiyor
Gelen günler geçenlere,
Dalacaksın.
Bir seviyi anlamak
Bir yaşam harcamaktır,
Harcayacaksın.
Seni yaşayacağım, anlatılmaz,
Yaşayacağım gözlerimde;
Gözlerimde saklayacağım.
Bir gün, tam anlatmaya..
Bakacaksın,
Gözlerimi kapayacağım..
Anlayacaksın.
Özdemir Asaf

Çevrimdışı nurdan81

  • Uzman Üye
  • *****
  • 705
  • 2.728
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 705
  • 2.728
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 20 Ara 2011 09:16:36
UMUT YAPRAKLARI


Öyle bir ilkyaz ol ki korkut yaprakları,
Öyle bir son yaz ol ki tut yaprakları,
Sararıp dökülürken güz rüzgarlarında
Ardında savrulsunlar, unut yaprakları.
Sevinçlerinde onlar vardı, hüzünlerinde onlar
Seninle yeşerdiler, seninle soldular..
Olsunlar senden sonra da umut yaprakları.

 ÖZDEMİR ASAF
 

Çevrimdışı okulönceci26

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.626
  • 18.853
  • Okul Öncesi Öğrt.
  • 3.626
  • 18.853
  • Okul Öncesi Öğrt.
# 20 Ara 2011 19:49:03
Başlamak İstersen Yeni Bir Hayata
Gölgeni Yedek Bırak Ardında
Aşk tesadüfleri sever
Kader ayrılıkları
Yıllar geçmeyi sever
... İnsan aramayı

Güller açmayı sever
Zaman soldurmayı
Eller birleşmeyi sever
Yollar ayrılmayı
Hayat tekrarları sever
Yeniden başlamayı

Kuşlar dalları sever
Kanatlarsa uçmayı
Herkes geçmişi öder
Bir yol ayırımında

Başlamak istersen yeni bir hayata
Gölgeni yedek bırak ardında

Murathan Mungan

Çevrimdışı atasay15

  • Bilge Üye
  • *****
  • 10.485
  • 10.707
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 10.485
  • 10.707
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 20 Ara 2011 23:18:02
Yolların Sonu
Bu gün yollanıyorken bir gurbete yeniden
Belki bir kişi bile gelmeyecektir bize.
Bir kemiğin ardında saatlerce yol giden
itler bile gülecek kimsesizliğimize

Gidiyorum: gönlümde acısı yanıkların...
Ordularla yenilmez bir gayız var kanımda.
Dün benimle birlikte gülen tanıdıkların
Yalnız bir hatırsı kaldı artık yanımda.

Yufka yüreklilerle çetin yollar aşılmaz;
Çünkü bu yol kutludur, gider Tanrı Dağına.
Halbuki yoldaşını bırakıp dönenlerin
Değişilir topuda bir sokak kaltağına.

İster düşün... Kendini ister hayale kaptır...
Uzar uzar, çünkü hiç sonu yoktur yolların.
Bakarsın aldanmışsın, gördüğün bir seraptır
Sevimli bir hayale açılırken kolların.

Ey doğunun anlımı serinleten rüzgarı!
Ey karanlıkta bana arkadaşlık eden ay!
Arzularım bir oktur, aşar ulu dağları.
Düştüğü yer uzakta “DİLEK” adlı bir saray.

O sarayda bulunca Tanrılaşan erleri
Artık gözüm arkaya bir daha dönmeyecek.
Hepsi sussa da “Kür şad” uzatarak elini;
“Hoş geldin oğlum ATSIZ, kutlu olsun! ” diyecek.

1932
 

Hüseyin Nihal Atsız

Çevrimdışı atasay15

  • Bilge Üye
  • *****
  • 10.485
  • 10.707
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 10.485
  • 10.707
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 20 Ara 2011 23:21:00
KAHRAMANLIK

Kahramanlık ne yalnız bir yükseliş demektir,
Ne de yıldızlar gibi parlayıp sönmektir.
Ölmezliği düşünmek boşuna bir emektir;
Kahramanlık; saldırıp bir daha dönmemektir.

Sızlasa da gönüller düşenlerin yasından
Koşar adım gitmeli onların arkasından.
Kahramanlık: İçerek acı ölüm tasından
İleriye atılmak ve sonra dönmemektir.

Yırtıcılar az yaşar... Uzun sürmez doğanlık...
Her ışığın ardında gizlidir bir karanlık.
Adsız sansız olsa da, en büyük kahramanlık;
Göz kırpmadan saldırıp bir daha dönmemektir.

Kahramanlık ne yalnız bir yükseliş demektir,
Ne de yıldızlar gibi parlayıp sönmektir.
Bunun için ölüme bir atılış gerekir.
Atıldıktan sonra bir daha dönmemektir...

Hüseyin Nihal Atsız

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK