Sivas Katliamı 2 Temmuz

Oyuna gelirsin, paranı kaybedersin;
oyuna gelirsin, itibarını kaybedersin;
oyuna gelirsin, gururunu kaybedersin;
oyuna gelirsin, insanlıktan çıkarsın;
ama oyuna gelip diri diri insan yakmak ...

Şu soruyu kendinize sorun: "ben oyuna gelip diri diri insan yakar mıydım?"

"Bu olayların sebebi insanların oyuna gelmesidir" demek, asıl oyuna gelmişliktir.

çok güzel yazmışsın öğretmenim.farklı açıklaması yoktur olamazda....

Lafı dolandırmaya, dallandırıp budaklandırmaya gerek yok.

İnsanlar diri diri katledildi mi?
Buna verilecek cevaptan sonra söylenen hiçbir sözün geçerliliği kalmıyor.
Din, dil, kitap, inanç, mezhep, ajan, tahrik, dış mihraplar, oyun, provokasyon v.s. bunların hepsinin üstünde olan bir şey var. İNSANLIK...

İnsansan provoke olmazsın; insansan, oyuna gelip diri diri insan yakmazsın.

3 temmuzda sivasta 37 kişi can verdi.
5 temmuzda başbağlarda 33 can verdi.
eğer sivas olaylarını konuşacaksak başbağları da ele almalıyız. olayların ne kadar büyük bir plan olduğunu görmemiz daha da netleşir. provakatörlerin planını daha rahat görebiliriz. başbağlarda aleviler intikamını aldı diye yansıtıldı olaylar. benim annem sivasta bir alevi köyünde doğup büyümüş birisi. anne tarafı büyük çoğunlukta hala bu köyde(aslında ilçe ama biz hala annemin köyü deriz) yaşıyor. hiç kimse birbirine alevi veya sünni demez. herkes dostça komşuluğunu yerine getirir. ne sünniler alevilere düşmandır ne aleviler böyle bir intikam peşindedir. biz hepimiz BİRiz.
bu ülkenin bir mozaik olduğunu ifade eden bir milletvekiline diğer bir milletvekili tepki göstermiş ve şu cevabı vermişti: bu ülke bir mozaik değildir, olamaz, olmasına izin vermeyiz. mozaik parçalardan oluşmuştur ve parçalanabilir. bu ülke bir mermerdir ve kimse parçalayamaz.
hem sivasta hem başbağlarda canlarını kaybedenlere rahmet ve onların canlarına sabır diliyorum.
umarım bir daha böyle acı olayları yaşamamıza izin vermeyecek siyasetçiler tarafından yönetiliriz. ve bizler de bu tür konularda duyarlı ve sağduyulu oluruz.

Lafı dolandırmaya, dallandırıp budaklandırmaya gerek yok.

İnsanlar diri diri katledildi mi?
Buna verilecek cevaptan sonra söylenen hiçbir sözün geçerliliği kalmıyor.
Din, dil, kitap, inanç, mezhep, ajan, tahrik, dış mihraplar, oyun, provokasyon v.s. bunların hepsinin üstünde olan bir şey var. İNSANLIK...

İnsansan provoke olmazsın; insansan, oyuna gelip diri diri insan yakmazsın.

Hiç kimsenin bu olayı müslüman kesimin üstüne yıkma hakkı yok. Bunu yapan kişiler müslüman kisvesi altına girip, kendini öyle göstertip Allahtan korkmaz insanlardır. Bu olayı müslümanların üzerine yıkmaya çalışanların, orada o insanları yakanlardan hiç farkları yoktur.İnsansan provoke olmazsın demek doğru değil... Bu ülkede 70li yıllarda herkes bir oyunun kurbanı oldu. Sivasta insanları yakanları lanetliyorum. Allah da onları cehenneminde yaksın inşallah...

Çocuğumuz düşüp kafasını masaya çarpınca biz
hemen masayı döveriz, eh masa ehhhh sen niye orada
duruyorsun! diye,
Çocuk masa orada durmasa kafasını çarpmayacağını
sanır ve büyüdükçe yaptığı her hatayı yükleyecek birini veya bir şeyi
mutlaka bulur.” Malum…
Kızının mezuniyetini izlemek için
Balıkesir’den Erzurum’a gelen Başörtülü anne, tören salonuna alınmamıştı.
Vicdanı olan herkesin yüreğini Cız eden bu olayın sorumlusu kimmiş?
Kapıcı..

Şimdi oldu işte…Kara Kuvvetleri Komutanı “Rektör
iyi çocuktur, Yapmaz öyle şey” falan demeye getirmişti.
YÖK Başkanı da, “Rektörün haberi yokmuş” dedi,
çıktı işin işinden… Kimmiş suçlusu?
Kapıcı.
Mesela, bizim Balkan harbinden kalma, dandik vagonlara 160 Kilometre hız
yaptırdılar. İlk virajda sizlere ömür… Kimin üstüne kaldı?
Makinist’in.
Mersin’de bayrağımız yakıldı, yırtıldı.Askere taş attılar, panzere
molotof…Memleket ayağa kalktı. Kimin yüzündenmiş?
İki veled…
Gelene geçene ayran tost falan satan, kendi halinde
sakin bir kasabaydı, Susurluk…
İçişleri Bakanlığı, MIT, Jitem, generaller, özel tim polisleri,
kumarhaneciler, bakanlar, milletvekilleri, işadamları…
Bin kişi falan yargılandı.Her şey kimin başının altından çıkmış?
Yeşil’in.
Deprem oldu…7 vilayette 50 bin kişi öldü.
Binlerce bina yıkıldı, on binleri ağır hasarlı. Hepsinin sorumlusu olarak
kimi kulağından tutup hapse tıktık?
Veli Göçer’i.
Edirne’de bebeler şakır şakır öldü…Hiç utanmadan bisküvi Kolilerine
koyup, gömdüler. “Araştırdık, ihmal yok” dediler.
Peki neden öldü bu yavrular? Klima’dan…
Dikkat isterim, klimacı bile değil, klima.
Rakıdan öldük. O gün ile bu gün arasında ne değişti?
Kapağın rengi…
Sanal “sorumlumuz” bile var…
Yollarda her gün 20 insanımız heba oluyor.
Trafik Canavarı’ndan…
Dolar patlarsa?
Enflasyon Canavarı’ndan…
Hatta “sorumlu olmayan sorumlumuz” da var…
Milli takım oynayıp yeniliyor.
Suçlusu kim?
Takıma alınmayan Hakan…
Domatesleri Ruslara kakalayamıyoruz…
Sinekten…
Deli dana geliyor.
İnekten…
Millet hormonlu diye tavuk yemiyor.
Erman Toroğlu’ndan.
Evleri su basıyor.
Yağmurdan.
Ormanlar yanıyor.
Sigaradan.
Gemi batıyor.
Dalgadan.
Iyi de kardeşim, uçak neden düşüyor?
Rahmetli pilottan…
Peki bu şartlarda hayatta kalmayı
nasıl başarıyoruz?
Allah’tan..

Üstün Dökmen'in bir yazısından alıntıdır.

halkın izlediği, seyrettiği bir olaydı ve  katliamdı.

Sivas'ta görev yapan bir Sunni öğretmenim..
Bir sürü Alevi öğrencim var..
Ve Allah şahittir ya hepsini de çok seviyorum,en ufak bir ayrım yapmıyorum..Zaten yaparsam insanlığımdan şüphe duyarım..Okulda en çok sevdiğim öğretmen bir Alevidir..
Şunu demeye çalışıyorum..Sivas'ta insanlar Alevi-Sunni ayrımı yapmıyor,kardeşçe yaşıyor..Yıllardır bu böyleydi,önümüzdeki uzun yıllar da böyle devam edecektir.
Bu olay,çok üzücü bir olaydır.Ve karanlık güçlerce yapılmış bir olaydır.Bu rol Sivas'ta oynanancktı ve oynandı.Başka bir şehir seçilmiş olsaydı,ordada farklı bir olay olmayacaktı..Meseleyi Sivas'a ve Sivaslılara kin gütmek için bir bahne olarak görenler,gerçekleri görmekten uzak insanlar ölene kadar bu garabet içinde kalacak,kendi iğrencinde yok olacaktır.
Sivas Cumhuriyeti kurmuştur,Anadolu'nun en eski kültürlerindendir.Ve bu kültürü Alevisi,Sunnisi hepsi ortak oluşturmuştur.Bu şehir Cumhuriyeti kurmuştur.Sultanşehirdir..Anl ayan analr,anlamayan anlamasa da olur.
Umarım böyle acılar bir daha yaşanmaz.Kimsenin yüreği yanmaz..

Uğur MUMCU suikasti,Adnan Kahveci şüpheli ölümü,Turgut Özal şüpheli ölümü,Eşref BİTLİS'in uçağı düşmesi ve vefatı,33 erin şehit edilmesi,Sivas,Başbağlar....
Bu kadar tuhaflaşmayın..Bu olayların hepsi 7 ay içinde oldu...
Sivas'a basit bir provokasyon diyemezsiniz.. Bu kadar sığ düşünmeyin yeter!

Ülkemizin geçmişini bilmiyor değiliz ve de yaşanmış olaylardan  ders çıkarmak olmalı.insandı değildi-doğruydu- yanlıştı ,haklıydı haksızdı şurda şu kadar burda bu kadar demek de doğru değil .Biz ne kadar saygılıyız tahamülün sınırı ne ben karşımdakini anlıyor muyum? Yaşan mışları bir kenara bırakarak yaşıyabilmek daha mı iyidir yoksa.
Bir kenara bırakmakta devamlı aynı hataları yapacağımız anlamı na gelmemeli...
Ayrıca 5 kişi ile 5000 kişiyi yönlendirirsin yeterki damardan gir...ve elinde planın olsun  ...planlarda çıkmıyor değil hani

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

1993 yılı Türkiye adına karanlık bir yıl olarak geçmiştir. Bu yılda meydana gelen her bir olay detaylı bir şekilde incelenmeli, araştırılmalı, sorumlular ortaya çıkarılmalıdır. Koskoca cumhurbaşkanı suikasta kurban gitmiştir. Kim, hangi karanlık güçler bunu tezgahlamıştır? Sivasta meydana gelen olaylar, oradaki halkın üzerine atılıp dinciler yapmak demek büyük bir gaflettir. Gerek Sivasta, gerek Başbağlarda, gerek 33 savunmasız askerin kurşuna dizilmesi olayında büyük bir tezgah vardır. Bu olayların faiillerini ortaya çıkaracak yürekli savcılara ihtiyacımız vardır. Beni en çok üzen nokta, bu yaşanan korkunç tezgahları ısrarla görmek istemeyenlerin varlığıdır.

aydınlarını yakan insanlar ve bunlara arka çıkanlar olduğu sürece biz zaten bir adım ileriye gitmek değil geriye koşuyoruz sanki ama ülkemi çok seviyorum aydınlarımızı ve aydınlık düşünen herkesi sevgiyle kucaklıyorum sivas katliamında can veren canları da sevgi minnet ve saygıyla anıyorum

ya bizler eğitimciyiz cahil değiliz bugün sivas katliamını yol tv de izledim insanları yakmak için yürüyen o kalabalığın içinde bozkurt işareti yapanlar şeriat isteriz diyenler aaçıkça görülüyor yangından kurtulmak için çırpınan insanlara büyük birlik partisi binsasında yapılanlar ve en önemliside devlet seyrediyor ve ben bizzat bu filmi daha önce yaşadım dedim ve hatırladım 10 yaşındayken maraşta ve hala travmasını yaşıyorum müslüman geçinenller yapmadı demeyin bizzat yaşadık onlar yaptı

  İnsanlarımızın diri diri yakıldığı,bazılarınında ağızlarından salyalar akarak izlediği bir katliamdı,ölenleri saygıyla anıyorum.

Hrant Dink derdi ki hep: "Türklerin en kötü özelliği,her şeyi çabuk unutmaları."
"Unutmayın o gün,o cehennemde yaşananları!
Unutturmayın!
Susmayın laiklik karşısına hadsizce dikilen güçlere karşı!
Susturmayın!
...18 yılda ne değişti derseniz...
Bir Ergenekon'dur ki aldı başını gidiyor.
Ve Madımak Olayları artık yalnız yıldönümlerinde hatırlanıyor..."

arkadaşlar şu konuda hem fikir olmamız gerekir: Bu normal bir halk olayı değildir. Kesinlikle daha önceden planlanmış bir tezgahtır. Herkese bir rol verilmiştir ve herkes o rolü oynamıştır. Mantık çok basit. Yap ve bir kesimin üstüne at. Bozkurt işareti yapmak çok kolay. Her şeriat isteriz diye bağıran gerçek müslüman mıdır? Kendilerine o süsü vermek için bağırmış kanlı eller olamaz mı? Her bozkurt işaretini yapan ülkücü müdür? Suçu ülkücülerin üstüne atmak için bilinçli bir şekilde o işaretleri yapmış olamazlar mı? Devlet olup biteni sinema izler gibi izledi, isteseydi önlem alamaz mıydı? Hem bu ülkenin istihbarat elemanları böyle büyük bir olayı daha önce öğrenemezler miydi? Öğrendikleri halde gerekli yerlere bildirdiler mi bildirmediler mi? Bildirmedilerse Nedenn? Bildirdikleri halde önlem alınmamışsa Nedenn?Hala bu olayın arkasındaki gizli, kirli, kanlı tezgahı görmemekte ısrar ediyorsunuz?