Bunları Biliyor Musunuz?

Çevrimdışı ilhami_60

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 5.172
  • 34.384
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 5.172
  • 34.384
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 04 Ara 2022 22:01:42
Bir gün bir genç yolda atının üzerinde ilerlerken yaşlı bir adam yanına gelir ve “Oğlum ben yaşlıyım bineğim de yok, izin ver de atına ben bineyim sen yaya yürü der.”

Genç: “Tamam amca gel bin” diyerek attan iner ve yaşlı adam ata biner. Genç adam, amcanın yüzüne tebessüm ederek yanında yürür.

Yaşlı adam bir iki adımdan sonra atı hızlandırır ve kaçmaya başlar. Maksadı atı çalmaktır. Atının çalındığını gören genç adam ise arkasından şöyle seslenir:

“Amca, sen benim atımı değil huyumu çaldın. Benim evde bir tane daha atım var, ben ona da binerim. Ama bundan sonra her kim benden atımı isterse asla vermem.” der.

Bir insanın güzel bir huyunu çalmak,
* Onun kalbini bozmak,
* Vicdanını fesada uğratmak ,
* Kişinin güzel cevherlerle donatılmış kalbini alıp pisliğe bulamak.
Bu davranışlar aynı zamanda dünyaya fesat tohumları serpmek demektir. Elbette ki o tohumlar gün gelip filizlenecek, ağaç olacak ve zehirli meyvelerini verecektir. !!
Onun için kimsenin  güvenini sarsmayın.

Çevrimdışı toplum-bilim

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.119
  • 52.938
  • 4.119
  • 52.938
# 04 Ara 2022 22:48:43
Yusuf Halaçoğlu'ndan Kadir Mısıroğlu Severlere Bilgi.

Osmanlı Devleti, bugün 12 Adalar olarak bilinen adaları İtalya'ya bırakıyor. Sene 1912, Uşi Anlaşması'dır bu gördüğünüz anlaşma. İtalya'ya bırakıyor fakat geçici olarak. Anlaşma şartlarına uyulduğu takdirde adalar tekrar Osmanlı Devleti'ne geri verilecek. Fakat şartlara uyum sağlanmıyor. Bu yüzden 3 yıl sonra yani 1915'te Londra'da bu konu gündeme geliyor ve Londra Paktı denilen anlaşmada bu adaların tamamı İtalya'ya bırakılıyor. Bakınız itiraz eden hiçbir padişah yok. Hiç sultan yok. Adaları İtalya'ya bırakmakla kalmıyorlar aynı sene bir de Çanakkale Boğazı'na dayanıyorlar ve Çanakkale Savaşı'nı yapıyoruz.

Yani 12 Adalar önce Uşi'de, sonra da 1915 Londra'da İtalya'ya verilmiştir.

Şimdi asıl olaya gelelim... Uşi Anlaşması'nın ismini aldığı Uşi, Lozan şehrinin bir semtidir. Bu yüzden 1912'de imzalanmış olan Uşi Anlaşması, İtalyan tarihinde Lozan Anlaşması olarak geçer. Fakat bizim bildiğimiz yani 1923'te imzalanan Lozan Barışı ile bu anlaşma birbirine karıştırılmasın diye bu anlaşmaya Uşi denmiştir.

İşte arkadaşlar sahte kiralık tarihçiler, yani Kadir Mısıroğlu, Armağan ve çetesi, bu durumdan faydalanıyor ve 12 Adaların Lozan Anlaşması'nda gittiğini söylüyorlar.

Halbuki o Lozan başka, bu Lozan başka. Ne yazık ki bunu bütün millete yutturdular ve böylece milletimizi Lozan barışına düşman ettiler.

Bizim bildiğimiz Lozan Anlaşması'nda ise bilakis Ege'de birçok ada Türkiye'ye geçmiştir.

Türkiye'ye Lozan Anlaşması ile geçen bu adalar ise, son 10 yılda Yunanistan'a bırakılmıştır.

Bugün Yunan papazların mangal yaptığı Ege adaları, uluslararası anlaşmaya göre halen daha Türklerindir.
---------

Çevrimdışı toplum-bilim

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.119
  • 52.938
  • 4.119
  • 52.938
# 07 Ara 2022 16:04:02
...

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.231
  • 222.975
  • 28.231
  • 222.975
# 10 Ara 2022 21:27:02
AYETE'L KÜRSİNİN FAZİLET VE ESRARI

Ayete'l- Kürsi, rivâyete göre "Kırk bin" Melâike ile nâzil olmuştur. Hâssa ve esrârına da nihâyet yoktur. Bazılarını naklediyoruz.
1 - Harflerin adedi olan (170) kere ne için okunsa, tesirini gösterir.
2 - Kelimelerin adedi olan (40) defa okunduğunda, rızk, mal, sıhhat ve gayret sahibi olunur.
3 - Durakların adedi olan (7) kere Cum'a günü okuyanın duâsı kabul olunur.
4 - Gece yarısında (225) kere okuyanın dinî ve dünyevî bütün müşkülleri hallolur, düşmanlarına galip gelir, maksadına erer.
5 - Okuyan kimse gündüz okuduysa gündüz, gece okuduysa gece şeytanın şerrinden emin olur.
6 - Bir kimse (3) defa okuyup ta yüzüne sürse, hasedcilerin hasedinden ve bütün şerlilerin şerlerinden emin olur.
7- Abdest aldıktan sonra okumayı itiyat haline getirenlerin rûhunu Allah Teâlâ kabzeder.
8- Yatarken okuyanlar, her türlü şerden ve tehlikeden emin olur.
9- Namazdan sonra okuyanların günahları kefâret olunur.
10- Bir gazap esnasında okuyanların gazabı diner.
11- Evham, vesvese, korku, heyecan için (7) kere okunsa şifa verir.
12- Cin çarpmış insana (70) kere okunsa, gâyet tesir eder ve şifa bahşeder.


* RABBIM YERDEN GÖKTEN CANLI CANSIZ HERSEYDEN GELECEK MUSIBETLERDEN KORUSUN ..*


Çevrimdışı Sufiii

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 580
  • 2.627
  • 580
  • 2.627
# 12 Ara 2022 08:04:19
İlk masalların yetişkinler için yazıldığını, Andersen'in çocuklardan hoşlanmadığını biliyor muydunuz?

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.231
  • 222.975
  • 28.231
  • 222.975
# 12 Ara 2022 09:19:39
İlim, en hayırlı mirastır. Edep, en hayırlı sanattır. Takva, en hayırlı azıktır. İbadet, en hayırlı sermayedir. Salih amel, en hayırlı rehberdir. Güzel ahlak, en hayırlı yakın dosttur. Hilim, en hayırlı yardımcıdır. Kanaat, en hayırlı zenginliktir. Ölümü tefekkür, en hayırlı uslandırıcıdır.”
| Hz.Ali radiyallahu anh

Çevrimdışı ilhami_60

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 5.172
  • 34.384
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 5.172
  • 34.384
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 17 Ara 2022 18:53:34
“YÜN” NE BÜYÜK NİMETMİŞ MEĞER

Koyun, deve, keçi tüyleri YÜN ismini alır.
Hakiki yün koyun yünüdür.
Koyun derken de dişi davar anlaşılır. Koç, yani erkek koyun yünü ile dişi arasında fark vardır.
Dişi koyun yününde olan maddî ve mânevî hassalar diğer yünlerde yoktur.
Koyunların üzerine güneş doğmaz.
Namaz vakti uyanırlar.
Koyun beslemek büyük mânevî bir uğurdur.
Bereketdir… Rızkın bollaşmasını mucip olur.

FAYDALARI SAYMAKLA BİTMEZ

1) Koyun yünü sinyal ve radyasyon emicidir.

Evimizde yoğun kullandığımız, cep telefonu, modem, kumanda gibi elektronik cihazların yaydığı radyasyonu emerek vücudumuza zarar vermesine mani olur yün. Bunun için bilhassa yorgan, yastık ve döşeğimizin koyun yününden olmasına itina göstermeliyiz. Çünkü uyuduğumuz zaman boyunca, cep telefonu ve internet cihazları devamlı sinyal alır verir ve radyasyon üretir. Vücudumuz ve bilhassa da beynimiz bu radyasyondan ciddi zarar görür. Eğer uyku setimiz koyun yününden yapılmış ürünlerden oluşuyorsa bu zarar en aza iner. 
                                                                 
2) Koyun yünü dinlendiricidir ve rahat uyku sağlar.

Koyun yününden yapılmış yorgan, yastık ve döşekle uyursanız, sabaha dinlenmiş olarak kalkarsınız. Çünkü koyun yünü, vücutta biriken statik negatif enerjiyi alır. Böylece bedenimizde oluşan yorgunluk ve rehavet üzerimizden kalkmış olur.
Aslında gün boyunca koyun yününün dinlendirici etkisinden faydalanabiliriz. Bunun için evlerimizde, iş yerlerimizde, arabalarımızda koyun yününden yapılmış minderler ve postları kullanabiliriz. Koltuğumuzun, kanepemizin üzerine sererek üstüne oturmamız son derece faydalı olacaktır. Bilhassa yerinde uzun süre oturanlar için bu çok faydalı olacaktır. Ofis çalışanları, işi masada olanlar, uzun yol şöförleri bu hususa dikkat etmeliler.             
                                                                                     
3) Koyun yünü ısıyı dengeleyicidir.
 
Soğuğu geçirmez. Koyun yününden yapılan ürünler yazın serin, kışın sıcak tutma hususiyetine sahiptir. Çoğumuz yazın sıcaktan dolayı üzerimize yorgan örtmeden uyumaya çalışır. Ancak yorganımız koyun yünündense rahatlıkla üzerimize örtüp uyuyabiliriz. Çünkü yün nefes alıp verme hususiyetine sahiptir. Isıyı tutmaz.
 
4) Koyun yünü; yağmuru ve suyu çekmez. Dolayısıyla kolay ıslanmaz, ama ortamdaki fazla nemi emer ve rutubet oranını tabii bir şekilde düzenler.

5) Yün yanmaz. Ateşe, aleve karşı dirençli ve dayanıklıdır.
 
6) Alerjik değildir ve alerjik ortamların oluşmasına fırsat vermez.

7) Koyun yünü uzun ömürlüdür.

😎 Yün terletmez, teri emer, ter yapmaz. 
 
9) Ağrıları alır. Bir çok romatizma ağrılarına iyi gelir.

10) Bit, pire, karınca, akrep, yılan ve bir çok haşarat yüne yanaşamaz.

11) Yün elektriği ref eder. Yünden elektrik cereyanı geçmez, yalıtkandır. Çobanlar kepenek içinde yağmurdan, doludan, kardan, her türlü soğuktan müteessir olmadıkları gibi kepenek içinde iken yıldırım isabet etmez.

12) Birçok mikroplar ve hastalık mikropları yünden kaçarlar. Yalnız yün lifleri içinde “güve” mevcuttur. Dışarıdan gelme değildir. Güveyi yok etmek imkânsızdır. Faaliyete geçmemesi için bir petrol mahsulü olan NAFTALİN kullanmak lazımdır. Naftalin kokusunda faaliyet yapamazlar. Umumiyetle sıcak mevsimlerde faaliyete geçerler, soğukta faaliyetleri durur.

NETİCE
Yün çorap, fânile, gömlek giymeli, yün eldiven takmalı…
Yün kuşak muhakkak kullanılmalı.
Kış yaz saf yün kazak.
Saf yün battaniye kullanılmalı…
Yünden başkasına iltifat edilmemeli.
Sağlığınız, sıhhatiniz için pek lâzımdır.
Ruhî ve mânevî hayatımız için de elzemdir.

Sağlıklı, hayırlı uzun ömür dileklerimizle…

Çevrimdışı ahmetce

  • B Grubu
  • 5.759
  • 33.899
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 5.759
  • 33.899
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 18 Ara 2022 22:19:52
Başlık, "Bunları Biliyor Musunuz?"

Peygamberimizin cenaze namazına sadece 17 kişi katılmıştır.

Çevrimdışı GeCeKondu

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.233
  • 9.649
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.233
  • 9.649
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 18 Ara 2022 22:24:54
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Başlık, "Bunları Biliyor Musunuz?"

Peygamberimizin cenaze namazına sadece 17 kişi katılmıştır.
Bizde bunu anlatmaya çalışıyoruz, kötünün cenazesine 100bin katılır, iyininkine bin kişi.

Çevrimdışı Sampix

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 34
  • 163
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 34
  • 163
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 18 Ara 2022 23:24:47
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Başlık, "Bunları Biliyor Musunuz?"

Peygamberimizin cenaze namazına sadece 17 kişi katılmıştır.

Peygamber Efendimiz (asm) dar-ı bekaya irtihal buyurunca mübarek naaşı ve cenaze işleriyle bizzat Hazret-i Ali (ra) ilgilendi. Mübarek naaşı hane-i saadetten çıkarılmadı.

.../
Hazret-i Ali (ra) dedi ki:

“Peygamberimiz (asm) diri iken olduğu gibi, vefat ettikten sonra da imamımızdır. Bu yüzden Müslümanlar O’nun (asm) hane-i saadetine gruplar halinde girsinler ve cenaze namazını kılsınlar.”

Peygamber Efendimiz’in (asm) cenaze namazını ilk kılanlar Hazret-i Ali (ra) ve Haşimoğulları oldu. Sonra Ensar-Muhacir bütün sahabeler sıra ile kıldılar. Hane-i saadet 15-20 kişiden fazla almayınca, haliyle 15’er 20’şer kişilik gruplar halinde kılındı. Ve cenaze namazı 2 gün sürdü.
.../

Çevrimdışı toplum-bilim

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.119
  • 52.938
  • 4.119
  • 52.938
# 18 Ara 2022 23:46:01
DİNGO'NUN AHIRI DEYİMİNİN HİKAYESİ

İstanbul’un sembollerinden birisi olan tramvaylar 1872 yılında kullanılmaya başlandı. Günümüzde elektrikle çalışan bu tramvaylar ilk yıllarında atlar vasıtasıyla çekiliyordu. Kısa sürede de halk tarafından sevilmişti çünkü ucuz bir ulaşım aracıydı bu tramvaylar.

Tramvayları çeken atlar da sonuçta canlılar ve yoruluyorlar. Şişhane yokuşunda yorulan atlar Taksim’de dinlendiriliyor, yerlerine de dinlenen atlar geçiyordu. Böylelikle seferler aksamıyordu. En çok kullanılan Şişhane-Kurtuluş arasında çalışan tramvayların atları Dingo isminde bir ahır sahibinin ahırında dinleniyorlardı. Hattın yoğun olmasından mütevellit çokça da giren çıkan oluyordu Dingo’nun ahırına.

Üstüne üstlük Dingo içkiyi fazla seven ve sürekli alkollü dolaşan birisiydi. Bu da ahırdaki defterlerin tam olarak, düzgün bir şekilde tutulamamasına yol açıyordu. Giren çıkanın haddi hesabı olmuyordu. Yorgun atı getirenler bazen bir önceki seferde yorulan atı alıp gidebiliyordu. Garibim atlar da dinlenemiyordu haliyle.

İşte girenin çıkanın belli olmadığı Dingo’nun ahırı Türkçeye de böylelikle deyim olarak
 yerleşti.
Alıntı

Çevrimdışı toplum-bilim

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.119
  • 52.938
  • 4.119
  • 52.938
# 19 Ara 2022 17:34:49
....

Çevrimdışı dark city

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 8.990
  • 58.048
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 8.990
  • 58.048
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 22 Ara 2022 14:33:10
02.01.2019 tarihinden şu ana kadar sitemize üye olan arkadaşların sayısı:
1766443 - 1559196 = 207 247 kişidir.

Çevrimdışı ilhami_60

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 5.172
  • 34.384
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 5.172
  • 34.384
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 23 Ara 2022 19:05:07
DÜNYA ÜZERINDEKİ EN UZUN YÜRÜYÜŞ ROTASI


Güney Afrika da, Cape Town şehrinden Rusya Magadan şehrine kadar. Hiç uçağa veya tekneye binmeye gerek yok, çünkü yol boyu gerektiği yerlerde köprüler var. Yolun uzunluğu 22387 kilometre, günde 24 saat yürüyüşle 187 günde, günde 8 saat yürüyüşle 561 günde katediliyor. Yol boyunca 17 ülke, 6 saat dilimi ve 4 mevsimden geçiliyor.

Çevrimdışı toplum-bilim

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.119
  • 52.938
  • 4.119
  • 52.938
# 25 Ara 2022 08:56:36
Metehan  askeri bir tatbikat esnasında, at binmesini beğenip:
 “Çağırın yanıma gelsin! ” diye buyruk verdiği binicinin, bir kadın olduğu anlaşılınca.!

Kadının: "Töre mi değişmiştir ki hatunlar er kişilerin ayağına gidecektir?! “ çıkışı üzerine, Metehan'ın kadının ayağına gitmesi, kadına verilen değerin en üst düzey göstergesidir ve Türk'ün asaletinin ve kadına verdiği  değerin neticesidir.

 Türklerin Öz benliğini yitirilmesine yozlastirilmasina çanak tutanlar Arap geleneklerini ve kültürlerini din diye yuturanlar ,kadının üç adım geriden gelmesini isteyen Arap kültürü hayranlarına  ders niteliğindedir!

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK