Kendi Şiirlerimizi Paylaşalım

Gönlümü güle çeviren ne varsa senden
Kat kat açılmış gece dolu dizgin kızıl
Hayaller katmışız sabaha toz pembe
Hasret dikenleri sarmışsa  dört bir yanı
Gül deyiversen kara kışa aldırmadan
Açılacaktır bu yürek sana hep yediveren
Gönlünü güle çevirecek ne varsa benden

Bir düş dedi yakamdan
Elem dolu gece
Bir düş..
Güne kollarını saran
Her anında bir umut
Bir çaba
Bir imtihan
Uzamış boylu boyunca
Hayallere vermiyor aman...

 Bak hiçç acele etme
 Sabırla demlen
 Dinle.....
 Düşün...
 Hisset...
 Sonra  ruhun ve kalbinden sev sevebildiğin kadar

Neydi sevda....
Neden Vardı ki...
Madem mutluluk yok sonunda..
Neden Girer ki Yüreklere..
Yıkmak Mı Sevda, Yıkılmak Mı..
Gelmek Mi Sevda, Gitmek Mi..
Sebepsiz Sevmek Mi Sevda...

Kasımın pastırma yazı
Çiçeğin kokusu
Güneşin sıcaklığı
Seni düşlediğim o delikanlı geceler
Sana giden o yolların masumluğu
Düşlere yüklediğimiz o baharlar
Sus molalarının bitişinde
Sevdanla birlikte gitti
O güzelim yıllar.....

Sen isen mutluluğun sırrı
Yakaladım...
Her yol sana açılır yüreğimde
Kaybolmuyorum artık bilinmeyende.
Söylerken hayat şarkısını
Birlikte kuruyorum tüm hayallerimi.
Bakışların bile parlak güneş gibi
Sönmez  ruhumun alevi!
Değmesin bu güzel günüme
Hiç bir yabancı eli...

dünyada kusursuz iki insan vardır. bir ölmüştür, öteki ise doğmamıştır.

Çare mi gizli kalması
Ya da hiç yaşanmamış olmasi?
Hadi zamanı geri al bakalım
Yaşananları sil!
Bu kadar basit ise her şey
Sevmedin farzet...
Git...
Son mutluluğumu bana bırak
Geri kalan olsun senin...

Tarihten geleceğe
Köprü kuran öğretmen
Rüzgarların önünde
Dimdik duran öğretmen.
Kışın ayazı sabırdır
Yazın sıcağı  bahardır.
Yıllarla yolları tüketen
Çocuklarla daim aşka
Nesiller üreten öğretmen

Su misali akar gönlüm
Geriye dönüşü olmayan bir nehir.
Sonu denize açılan,
Tatlı ile tuzlunun karıştığı
Bir karmaşa...

Aşka gecikmiş
Sevgide cimri olmuşuz
Öfkemizden fay hatlarında gül yetiştirmeye çalışıyoruz
Sonra iz bırakmış zaman içimizde
Nasıl bilirdiniz diye sorarlar
İyi bilirdik... iyi bilirdik..
Ne kadar sevdin
Çokkk sevdim deriz
O güzelim sevgileri içimizdeki mezarlığa gömeriz

biryerlerde ve hazin gecelerde
sevmede, gitmede, bir de özlemde
"saçındaki yıldızları koparabilirsin" artık,
 ne varsa dağıttığın dostum,
herşey yerinde olmalı...
 

 Hislerinin ucundan tut
 Usul usul gel
 Gönül yordamıyla
 Sallana sallana gel aşkın dehlizlerinden
 Yoksa bahanen , vardır bi sebebin ...

                   HAZAN

Gel git mevsimlerinin hüzün çiçeği ben;
Ulaşılmaz sahillerimin hayalinde, sen.
Yaptığım hasatla dert dolu heybem,
Yağmur ıslatıyor  yüreğimi sessizce, inceden…

Mutluluk kısa metrajlı film izlediğim,
Bir uçurtmadır ki boz bulanık renklerle kaplı,
Göklerde elimden yitiripte yetişemediğim,
O vakitten beridir ki, ıstırabın hançeri yüreğime saplı.

Kutupsuz kıtalar üstünde ayak izlerim,
Kalıpsız düşlerin gergefine resmini işlerim,
Sararmış düşlerime ümit diye beklerim,
Her bir arzum sersefil yenisini eklerim.
                                     
Muştulu bir şafakta uyandığımı görsrem,
İnanma diyen bir çığlık içimde haykırır!
Sahte gülüşlere kanan benliğim sersem,
Ruhum çektiği bu azapla hazana varır!..
                               
                                    Hikmet Baş

Sen susarsan
Son sözcükte düşer üşüyen şehrin dudaklarından
Yalnızlığa sığdıramazsın 
Kanar kanarsın
Sen şimdi Türkülerle çiçeklendirdiğin sevdada kal.
İnancın varsa aşka
 yanar yanarsın.