Ekonomik sistemlerin geleceği
Günümüzde insanların anlamasını kolaylaştırmak için herşey isimlendirilmeye çalışılmaktadır.
Bu durum kişilerin isimlere takılmasına sebep olmakta anlam üzerinde düşünülmemektedir.
Ekonomide kapitalizm, sosyalizm ve karma olmak üzere üç sistem olduğu iddia edilmektedir.
25 Aralık 1991 tarihinde SSCB Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'un istifa etmesinin ardından Sovyetler Birliği'ni teşkil eden cumhuriyetlerin bağımsızlığını kazanmalarıyla Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği dağılmıştır.
Bu olayın neticesinde sosyalist ekonominin iflas ettiği, başarısız olduğu gibi tanımlamalar yapıldı.
Halbuki bir çok ülkede "sosyal devlet politikaları" adı altında sosyalist ekonomi uygulamaları devam ettirilmektedir.
Kapitalist ekonominin Amerika Birleşik Devletleri tarafından başarı ile uygulandığı iddiası mevcuttur.
Amerika ekonomisi dikkatle incelenirse, vakıf uygulamalarının ekonomi içinde önemli bir etkisi olduğu görülür.
Vakıf uygulaması kapitalizm anlayışıyla zıt bir uygulamadır.
İnsanlık tarihi boyunca, devletler hiç bir zaman saf kapitalist veya saf sosyalist ekonomik uygulamalar yapamamıştır.
Kapitalist uygulamalar ağırlık kazandığında kapitalizm ile yönetildiği söylenmiş, sosyalist uygulamalar ağırlık kazandığında sosyalist ekonomi uygulandığı söylenmiştir.
Ekonomiler üretim, tüketim ve tasarruf olmak üzere üç farklı açıdan incelenebilir.
Uygulanan ekonomik sistemler, bu üç unsurda problemler çıktıkça, sistemin özelliklerine bağlı kalmaksızın çözümler üretmiştir.
Çözümler, fıtrata uygun olmaları ile doğru orantılı sürede uygulanabilmektedir.
20. yüzyıla kadar para kullanımı yaygınken günümüzde, ticari işlemlerin bankalar aracılığıyla yapılması para kullanımını asgariye düşürmüştür.
Bir dönem uluslarası ticarette para kullanımı ön plandayken, günümüzde ticaretin karşılıklı olması gerektiği ilkesi yaygınlaşarak mal takası uygulaması daha yaygın hale gelmiştir.
"Home ofis" ya da Türkçe söylemek gerekirse "evden çalışma" uygulamalarının gelişerek yaygınlaşması, muhtemelen standart çalışma saatleri, eşit işe eşit ücret, ücretli kölelik gibi kavramları yaşantımızdan çıkaracaktır.
Gelişen teknoloji üretim ve tüketim miktarlarının daha sıkı kontrol edilmesine imkan verecektir.
Zorunlu ve teşvik yöntemleri ile tasarrufların daha verimli şekilde değerlendirilmesi mümkün olacaktır.
Ekonomilerin, sosyal sistemden bağımsız düşünülmesi mümkün değildir.
İnsanların değişen alışkanlıkları, uygulanan ekonomik sistemlerde değişiklik yapmayı zorunlu hale getirmektedir.
Zaman içinde, insanların fıtratlarına uygun davranışları artmaktadır.
Bu duruma paralel olarak ekonomik gelişmelerde fıtrata uygun şekilde değişmektedir.
|
6
4