Yorumsuz! : Haberler

Kimisi ağladı kimisi sevindi


Okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lisedeki yaklaşık 16 milyon öğrenci karne aldı. Ancak bu yıl diğerlerinden farklı olarak ilk kez okula başlayan 5.5 yaşındaki minikler de aynı heyecanı yaşadı.

Okula başlayan 1  milyon 870 bin 705 birinci sınıf öğrencisi ilk defa karneyle tanıştı. 17 Eylül 2012'de başlayan 2012-2013 eğitim öğretim yılının ilk yarısı sona erdi.   Öğrenciler bugün karne heyecanı yaşadı. Kimi notlarını görünce ağladı kimi sevindi. Ancak bu yıl başka bir farklılık yaşandı. Yeni uygulamayla 5.5 yaşında okula başlayan minikler de karne heyecanına ortak oldu. Hatta kimilerinin karnesi adeta boyundan bile büyüktü. Örgün eğitimdeki 831 bin 148 öğretmen ve 15 milyon 854 bin 277 öğrenci, iki haftalık yarıyıl tatili yapacak.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Uzmandan karne tavsiyesi

Dr. Sami Ulus Kadın Doğum, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görevli çocuk psikiyatrisi uzmanı Dr. Şahin Bodur, yarın verilecek ara karnelerle ilgili ailelere ''olumsuz davranışlardan kaçınmaları' uyarısında bulundu. Dr. Bodur, ''İlgili bir anne-babanın karneye ihtiyacı yoktur, zaten karnede olup bitenlerden haberi vardır'' dedi.


Çocuk psikiyatrisi uzmanı Dr. Şahin Bodur, karnesinde düşük ya da zayıf notu bulunan çocuklarla ilgili ailelerin yargılayıcı ve suçlayıcı olmaması gerektiğini bildirdi. Ailelerden çocuklara yönelik, ''Tembelsin, geri zekalısın, işe yaramazsın'' gibi rencide edici, olumsuzluğa itici tavırlardan kaçınmalarını isteyen Bodur, şunları kaydetti:
 
''Anne-babalar karnedeki zayıflar karşısında böyle bir tutum izliyorsa, çocuğunu tanımıyor demektir. Çünkü ilgili anne-babalar çocuğun okul yaşamında neler olup bittiğini az çok bilir. O yüzden bunları dile getiren ebeveyn çocuğuyla ilgilenmiyor demektir. Zayıf bulunan bir karne karşısında 'nerede yanlış yaptık' diye ilk önce anne-baba olarak kendimizi sorgulamalıyız. 'Acaba çocuğumuzun depresyonu, anksiyete bozukluğu, dikkat eksikliği ya da öğrenme güçlüğü mü vardı da bunları gözden kaçırdık?' İlk önce bunlar sorgulanmalı. İlgili bir anne-babanın karneye ihtiyacı yoktur, zaten karnede olup bitenlerden haberi vardır.''

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Gerçek Bir Osmanlı Torunu Kenan Sofuoğlu !

 Kenan Sofuoğlu 'haram' 800 bin liraya hayır dedi.

 Dünya Supersport Şampiyonu Kenan Sofuoğlu, İddaa’dan isim hakkı olarak kazandığı yaklaşık 800 bin liranın kullanım yetkisini Spor Toto Teşkilat Başkanlığı’na verdi.
 
 Dünya Supersport Şampiyonası’nda bu sezon ikinci kez şampiyonluğa ulaşan milli motosikletçi, katıldığı yarışmalarla birlikte İddaa programlarında da yer aldı. Supersport’ta 13 ve Moto2’de 2 yarış olmak üzere bu sezon 15 yarış koşan Sofuoğlu, yer aldığı bahis programlarından yaklaşık 800 bin lira hak etti.

 Geçen sezon olduğu gibi bu sezon da parayı almayacak olan Sofuoğlu, "Öyle bir paranın varlığı ile ilgilenmiyorum. Ne kadar para olduğunu da bilmiyorum. Bununla ilgili olarak konuşmak da istemiyorum. Sezon başında Spor Toto Teşkilat Başkanlığı’na paranın "iyi ve güzel yerlerde" kullanılması için yetki vermiştim. Onlardan rica etmiştim. Parayı iyi yerlerde kullanacaklarına da inanıyorum" diye konuştu.

 Spor Toto Teşkilat Başkanı Bekir Yunus Uçar da, Kenan Sofuoğlu’nun nezaket göstererek yetki verdiğini belirterek, "Yine parayı kullanırken kendisine soracağız. Bizim kendisine danışmadan istediğimiz gibi kullanma şansımız yok" dedi.

 Milli motosikletçi Sofuoğlu, daha önce de İddaa parasını almayarak Sakarya’da okul yaptırmıştı.

Daha iyi öğretebilmek için 'öğrenci' oluyorlar

TÜBİTAK’ın proje yarışmasına katılacak öğrencilerine destek olmak için 25 şehirden gelen 36 lise öğretmeni, danışmanlık eğitimi alıyor.
TÜBİTAK’ın desteklediği ”Lise öğretmenleri  fizik, kimya, biyoloji, matematik proje danışmanlığı eğitimi çalıştayı”  kapsamında 25 şehirden Çanakkale’ye gelen 36 lise öğretmeni, proje danışmanlığı  eğitimi alıyor.
 
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Kimya  Bölümü Organik Kimya Ana Bilim Dalı Başkanı ve proje koordinatörü Prof. Dr.  Mehmet Ay, çalıştaya katılan öğretmenlerin, ”öğrenci” konumuna girdiğini  söyledi.
 
Amaçlarının, liseler arası proje yarışmasına katılan öğrencilere, fizik,  kimya, biyoloji ve matematik dalında danışmanlık yapacak öğretmenlerin,  öğrencilerin üstlendiği süreçten geçmesini sağlamak olduğunu ifade eden Ay,  öğretmenlerin, bir öğrenciye danışmanlık yaparken öğrencinin ne yaşadığını,  yaşayarak deneyim kazandığı bildirdi.
 
Bu deneyimle öğretmenlerin, öğrencilere profesyonelce danışmanlık  yapabileceğini kaydeden Ay, TÜBİTAK’ın, uluslararası yarışmalarda okulların  adının öne çıkmasını sağlamak için profesyonel destek alınmasının önüne geçmek  için böyle bir çalışma başlattığını dile getirdi.
 
Bazen bir öğretmen projesi, bazen de üniversite öğretim üyesinin  projesinin yarışmalara öğrencinin adıyla katıldığı, dereceye girdiği ve okulların  adının ön plana çıktığına işaret eden Ay, ”Dolayısıyla haksızlıklar söz  konusuydu. Bunun önüne geçmek için fikir öğrenciden çıksın, öğrenci  projelendirsin, uygulamayı öğrenci yapsın, sunumu da öğrenci yapsın. Öğretmenin  rolü, bilimsel yönden öğrencinin hata yapmamasını sağlamak olsun” dedi.
 
Çalıştayda, hiç proje sunulmayan ya da az sunulan illerdeki öğretmenlere  öncelik verdiklerini kaydeden Ay, proje kültürünün Türkiye’de yayılmasını  sağlamak istediklerini bildirdi.
 
Ay, ”Herkesin proje kültürüyle yaşaması ve her sorununu çözmek için kafa  yormasını, kendi katkısını ortaya koymasını sağlamak istiyoruz. Bu da bilen  kişilerle olabilecek. Bu arada her dal için akademik kariyeri olan ikişer  danışman da öğretmenlerimize yardımcı oluyor. Danışmanlarımız farklı  üniversitelerden geldi. Öğretmenlerimiz burada öğrenci oldu” diye konuştu.
 
2 Şubat’ta başlayan çalıştay, yarın yapılacak sunumların ardından sona  erecek.
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Disney Live Ülker Sports Arena'da!
   
Tüm dünyada ve Türkiye’de izlenme rekorları kıran, Turkcell’in İletişim ve Teknoloji sponsoru olduğu “Disney Live! Mickey’nin Müzik Festivali” yoğun istek üzerine Türkiye turnesi sonrası tekrar İstanbul’a geliyor. İlk durak olarak 16-17 Şubat’ta Ülker Sports Arena’da sahnelenecek olan bu muhteşem gösterinin biletleri hızla tükeniyor.
 
Gösterimde olduğu tüm illerde kapalı gişe oynayan Disney Live! Mickey’nin Müzik Festivali’nde sevilen kahramanlar Mickey Mouse ve arkadaşları, “Küçük Deniz Kızı”, “Aladdin” ve Disney/Pixar’dan “Oyuncak Hikayesi”nin yıldızlarıyla beraber renkli bir eğlence sunuyor. Gösteri ayrıca dünyada bir ilke imza atıyor ve ünlü sanatçı Kenan Doğulu’nun sevilen şarkısı “Çakkıdı”yla çocukları dans ettiriyor. 
 
Mickey, Minnie, Donald ile Goofy, Ariel, Sebastian ile Ursula, Yasmin, Aladdin'le Cin, Woody, Buzz ve Jessie’nin de aralarında bulunduğu 25’ten fazla Disney yıldızının yer aldığı “Disney Live! Mickey’nin Müzik Festivali” içerdiği olumlu mesajlar, interaktif aktiviteler, müzik ve hikayeler ile yardımlaşma, paylaşma duygularını aktarırken özellikle 3-10 yaş arasındaki çocukların  psikososyal gelişimine de yardımcı oluyor.
 
Popüler parçalar ve en sevilen Disney filmlerinden bölümler ile doyasıya dans, müzik ve eğlence yaşatacak bu muhteşem gösterinin biletleri Biletix satış noktaları ve [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.] ‘da...

Biletler için: [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

   50 yılı aşkın süredir tüm dünyada çocukları renkli, eğlenceli ve doğal oyun hamurlarıyla buluşturan Play-Doh, bu yıl geleneksel hale gelen Hamurdan Hayaller Yarışması’nın 9.sunu gerçekleştiriyor!  

Dünyanın dört bir yanında her yaştan çocuğun evlerinde ve okullarında zevkle oynadığı ve artık bir klasik haline gelen Play-Doh’nun birbirinden eğlenceli oyun hamurları ve setleriyle renkli dünyalarında hayal güçlerini ifade eden çocukların heyecanla beklediği yarışma
28 Ocak- 17 Mart tarihleri arasında gerçekleşecek.
 
Miniklerin yaratıcılığının değerlendirileceği yarışmanın jüri üyeleri arasında; moda tasarımcısı Arzu Kaprol, ressam Bedri Baykam, tasarımcı Derin Sarıyer, ünlü fotoğrafçı Nihat Odabaşı ve Mimar Sinan Üniversitesi Heykel bölüm Başkanı Vedat Somay gibi Türkiye’nin farklı sanat dallarından en yaratıcı isimler yer alıyor.
 
4-7 yaş arasındaki çocukların katılımına açık olan Hamurdan Hayaller Yarışması’na başvurmak için miniklerin Play-Doh oyun hamurlarıyla yaptıkları yaratıcı şekillerin resmini çekip [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.] ’a yüklemek veya  info@hasbro.com.tr ’ ye e-mail olarak göndermek yeterli. Çocuklar ayrıca Şubat ve Mart aylarında İzmir, Ankara ve İstanbul’daki AVM’lerde gerçekleşecek eğlenceli Play-Doh etkinliklerine katılarak da yarışmaya başvuruda bulunabilecekler.
 
Kazananların 30 Mart 2013’te açıklanacağı Hamurdan Hayaller Yarışması’nda her yaş kategorisinde birinci olanları ‘boylarınca oyuncak ödülü’, 2.ve 3.leri ise Play-Doh’dan sürpriz hediyeler bekliyor. Yarışmadaki en yaratıcı çocuğu bekleyen büyük ödül ise Ipad Mini!

Bankada para unuttuysanız TIKLAYIN ÖĞRENİN

Zaman aşımına uğrayacak banka hesapları TBB internet sitesinde...

Zaman aşımına uğramak üzere olan mevduat, katılım fonu, emanet ve alacaklar, Türkiye Bankalar Birliği’nin (TBB) hizmete sunduğu internet sitesinden takip edilebiliyor.

Yapılan açıklamaya göre TBB, vatandaşların bankalarda unuttuğu hesapları için ”www.zamanasimi.org/tbb” internet sitesini hizmete sundu. Bankalarda zaman aşımına uğramak üzere olan hesap bilgileri, TBB’nin internet sitesindeki arama motorunda görüntülenebiliyor.

5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’nun 62. maddesine göre, bankalar nezdindeki mevduat, katılım fonu, emanet ve alacaklar, on yıl içinde aranmaması halinde zaman aşımına tabi oluyor. TBB’nin hizmete sunduğu internet sitesinde yapılan sorgulamada isim ve hesap bilgilerini bulan kişilerin, hesaplarını kapatabilmeleri için 15 Haziran 2013 tarihine kadar hesaplarının bulunduğu bankaların şubelerine geçerli kimlik kartı ile başvurmaları gerekiyor.

Vatandaşların başvurmamaları halinde yasa gereği zaman aşımına uğrayacak mevduat, katılım fonu, emanet ve alacakları gelir kaydedilmek üzere Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na devrediliyor.

15 Haziran 2013’e kadar zaman aşımına uğrayacak mevduat, katılım fonu, emanet ve alacakların listesine, mayıs ayı sonuna kadar TBB internet sitesinden ulaşılabilecek.

 TIKLAYIN ÖĞRENİN [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

YGS ve LYS kuralları kitap ayracında

ÖSYM, bu yıl ilk kez YGS ve LYS’ye girecek 850 bin adaya, kitap ayracı ve el rehberi gönderecek.
Ölçme, Seçme ve Yerleştirme  Merkezi (ÖSYM), bu yıl ilk kez Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) ve Lisans  Yerleştirme Sınavları’na (LYS) girecek 850 bin aday için sınav kurallarının yer  aldığı kitap ayracıyla sınav süreçlerinin anlatıldığı el rehberi hazırladı.

 ÖSYM’nin bu yıl ilk kez gerçekleştirdiği uygulama kapsamında el  rehberleri ve kitap ayraçları, 24 Mart’ta yapılacak YGS öncesi adayların  adreslerine gönderilmeye başlandı.

El rehberlerinin giriş kısmında, ÖSYM’nin kısa tarihçesi, sınavlara  ilişkin bilgiler, kurumun misyonu ve vizyonuyla aday, aday kütüğü, değerlendirme,  kapalı dönem, kılavuz, saklama merkezi, özel kimlik belgesi, ÖSYM nakil kuryesi,  ÖSYM nakil güvenlik görevlisi ve yerleştirme gibi kuruma ilişkin bazı kavramlar  anlatıldı.
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

İlk ve ortaöğretimde bazı derslerin öğretim programları güncellendi

”Güncellenen programlar, ilköğretim kurumları İngilizce 2-8’inci sınıflarla fen bilimleri 3-8’inci sınıflar, ortaokul matematik 5’ten 8’e kadar, ortaöğretim fizik 9, 10, 11 ve 12’inci sınıflar, ortaöğretim kimya 9, 10, 11 ve 12’incisınıflar, ortaöğretim biyoloji 9, 10, 11 ve 12’inci sınıflar, ortaöğretim matematik 9, 10, 11 ve 12’inci sınıflar”
 

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, İngilizce, fen  bilimleri, fizik, kimya biyoloji ve matematik derslerinin bazı sınıflara ait  programlarının güncellendiğini bildirerek, ”Daha iyi öğretmek için daha az ve öz  ancak gerçekten hayatla ilişkili bilgi ve beceri, değer ve tutumlara odaklanmak  zorundayız” dedi.


Milli Eğitim Bakanlığı’nda (MEB) düzenlenen ”İlköğretim ve Ortaöğretimde  Bazı Derslerin Öğretim Programlarının Güncellenmesi” konulu basın toplantısına,  TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Yücel Altınbaşak, MEB Müşteşarı Emin Zararsız, Temel  Eğitim Genel Müdürü Funda Kocabıyık, Talim Terbiye Kurulu Başkanı Emin Karip,  Ortaöğretim Genel Müdürü Ercan Türk ile diğer ilgililer katıldı.
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
ilgili haberi görebiliriz

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
ilgili haberi görebiliriz

ARKADAŞLAR EĞİTİM ÖZRÜ GERİ GELİYOR

arkadaşlar Eğitim Özrü Geri Geliyor

moderatör Arkadaş Bu Konuya Yeni Bir Bölüm Açabilir Miyiz.

1 milyar kişi bugün kadına şiddete karşı dans ediyor.

Dünya üzerinde 1 milyar kişi, kadına yönelik şiddete karşı, bugün ayaklanıyor... Türkiye'de de birçok ilde gösteriler yapılıyor. Meclis'te Respect şarkısı eşliğinde halay çekilirken, İstanbul'da Beşiktaş'ta başlayan etkinlik Haydarpaşa Garı'nda devam ediyor.

Türkiye'den de sivil toplum kuruluşlarının katkılarıyla gerçekleştirilecek organizasyonda, tacize, tecavüze, şiddete, enseste ve ölüme "Yeter" diyenler bir araya geliyor ve tepkilerini dans ederek gösteriyor.



[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

   

 HOCALI KATLİAMI 21 YAŞINDA
Unutmayalım,Unutturmayalım

Sovyetler Birliği 'nin son günlerini yaşadığı 1988'de Azerbaycan -Ermenistan arasında patlak veren savaş, Azerbaycan için büyük yıkımlara yol açtı. Altı yıl süren savaş sonrasında Ermenistan, Azerbaycan topraklarının yüzde 20'sini işgal ederken, 1 milyondan fazla Azerbaycan vatandaşı iç kesimlere göç ederek hayatını zor şartlar altında sürdürmek zorunda kaldı. Bu savaşın, hafızalardan silinmeyen en acı olaylarından biri de Ermeni güçlerinin 26 Şubat 1992'de Hocalı'da yaptığı katliam oldu.

Hocalı'da ne oldu?

Ermeni güçlerinin 1991'in sonlarına doğru ablukaya aldığı Hocalı, 936 kilometre karelik alana sahip, 2 bin 605 ailenin, toplam 11 bin 356 kişinin yaşadığı bir kasabaydı. Aralık 1991'de Karabağ'ın başkenti olarak kabul edilen Hankendi şehrini işgal eden Ermenilerin bir sonraki hedefi, bölgenin tek havaalanına sahip ve stratejik önem taşıyan Hocalı'yı ele geçirmekti.

Hocalı'nın etrafındaki bütün köy ve yolları tek tek ele geçiren Ermeni güçleri, kasabanın diğer illerle karayolu bağlantısını kesti.
Hocalı'nın diğer bölgelerle tek ulaşım bağlantısı olan helikopter ulaşımı, 28 Ocak 1992'de, Şuşa Ağdam seferini yapan helikopterin Ermeniler tarafından vurulmasıyla ortadan kalktı. Bu olayda, çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan 44 sivil hayatını kaybetti.

Ocak ayının başlarından itibaren elektrik enerjisi de kesilen Hocalı'nın savunması, sadece hafif silahlarla silahlanmış yerel savunma güçleri ve az sayıdaki milli ordu askerlerinden ibaretti. 25 Şubat 1992'den itibaren Hocalı'ya saldırıya başlayan Ermeniler, bölgede bulunan Sovyet Ordusu 366. Zırhlı Alayı'nın bütün araçlarını kullanarak, şehri iki saat boyunca top ve tank ateşine tuttu. Saldırıdan bir gün sonra ise hafızalardan yıllarca silinmeyecek olan "Hocalı Katliamı" yaşandı.

Resmi verilere göre, Hocalı Katliamı'nda savunmasız durumdaki 106'sı kadın, 83'ü çocuk olmak üzere toplam 613 Azerbaycan vatandaşı hayatını kaybetti. Katliamdan 487 kişi ağır yaralı olarak kurtulurken, Ermeni güçleri bin 275 kişiyi rehin aldı. Bunlardan 150'sinden haber alınamadı. Esirler yıllarca uluslararası kurumlardan gizli olarak köle gibi çalıştırıldı.