İlkokuma Yazma Günlüğü

Öğretmenim ben kelimeyi hecelemeden direk okusunlar istiyordum. Hecelemek okuma hızını düşürüyor. Ama bu seferde çoğu ezberden gidiyor. Hala mantığını tam çözen çok değil. Bununla ilgili artık şunu yapacağım. Yeni sese geçtiğimizde bir kaç kelime tahtaya yazacağım. Önceden de verdiğim bir kelimeyi 2-3 satır deftere yazıyor, sonra dikte şeklinde cümleler içinde yazdırıyordum. Şimdi artık tahtaya hiç yazmadan direk diktede yazdıracağım. Belki çok zorlanacaklar ama en azından böyle böyle mantığını çözecekler gibi geliyor. Dediğiniz gibi nane'yi bildikleri halde, naneli olduğunda şaftları kayıyor, okuyamıyorlar. Tel'i biliyorlar, yazıyorlar ama telle yaz dediğimde apışıp kalıyorlar. Artık açık heceleri kavramaları için çalışma yapmayı düşünüyorum. Bununla ilgili şöyle bir etkinlik yapmaya karar verdik okulumuzdaki zümrelerce: Hece kartları çıkarıp oyun şeklinde kelime türetmelerini isteyeceğiz. Mesela la hecesini alacak, le ile birleştirip lale yapacak. Belki bu yöntemle açık heceleri öğrenirler diye düşünüyorum (z)

pekı hocam oyun kartları nasıl olacak bıraz daha acarmısınız cok mantıklı dedıklerınız ama uygulamak lazım:D

pekı hocam oyun kartları nasıl olacak bıraz daha acarmısınız cok mantıklı dedıklerınız ama uygulamak lazım:D

Öğretmenim A4 kağıtlarına yazıp yazıcıdan çıkaracağız. Büyük puntolarla yazmayı düşünüyoruz. Sayı olarak da fazla çıkarıp herkesin oynamasını sağlayacağız. Elle yazılsa bile olur. Hatta dökümanlar bölümüne buna benzer bir şey eklendiğini hatırlıyorum.

Öğretmenim ben kelimeyi hecelemeden direk okusunlar istiyordum. Hecelemek okuma hızını düşürüyor. Ama bu seferde çoğu ezberden gidiyor. Hala mantığını tam çözen çok değil. Bununla ilgili artık şunu yapacağım. Yeni sese geçtiğimizde bir kaç kelime tahtaya yazacağım. Önceden de verdiğim bir kelimeyi 2-3 satır deftere yazıyor, sonra dikte şeklinde cümleler içinde yazdırıyordum. Şimdi artık tahtaya hiç yazmadan direk diktede yazdıracağım. Belki çok zorlanacaklar ama en azından böyle böyle mantığını çözecekler gibi geliyor. Dediğiniz gibi nane'yi bildikleri halde, naneli olduğunda şaftları kayıyor, okuyamıyorlar. Tel'i biliyorlar, yazıyorlar ama telle yaz dediğimde apışıp kalıyorlar. Artık açık heceleri kavramaları için çalışma yapmayı düşünüyorum. Bununla ilgili şöyle bir etkinlik yapmaya karar verdik okulumuzdaki zümrelerce: Hece kartları çıkarıp oyun şeklinde kelime türetmelerini isteyeceğiz. Mesela la hecesini alacak, le ile birleştirip lale yapacak. Belki bu yöntemle açık heceleri öğrenirler diye düşünüyorum (z)

sayın hocam ben de daha düne kadar açık heceleri kavratıcı kartlar slaytlar hazırlayıp öğretiyordum ta ki düne kadar çünkü öğrenciler kavramadı diye hece şeklinde öğretim yapıyordum çıkmaza girip ama şöyle bir düşündüm kılavuz kitapta belli ve net kelime  ve metin çalışmaları var biz bunlarla yetinmeyip anlamsız kelimeler üretip  çocukların beyinlerini daha da karmaşık hale getiriyoruz.bence telaşa kapılmadan hece mantığından ziyade önceki bilinenlerden yeni kelime ve cümleler kurmak daha mantıklı geliyor ve çocuğun algılama kapasitesine göre ya 3.grup bitiminde yada 4.grupta işi çözerler hem bu şekil hecelemden ve anlamlı okuma alışkanlığı da kazanacaklarına inanıyorum acizane fikrim budur saygılarımla.....

sayın hocam ben de daha düne kadar açık heceleri kavratıcı kartlar slaytlar hazırlayıp öğretiyordum ta ki düne kadar çünkü öğrenciler kavramadı diye hece şeklinde öğretim yapıyordum çıkmaza girip ama şöyle bir düşündüm kılavuz kitapta belli ve net kelime  ve metin çalışmaları var biz bunlarla yetinmeyip anlamsız kelimeler üretip  çocukların beyinlerini daha da karmaşık hale getiriyoruz.bence telaşa kapılmadan hece mantığından ziyade önceki bilinenlerden yeni kelime ve cümleler kurmak daha mantıklı geliyor ve çocuğun algılama kapasitesine göre ya 3.grup bitiminde yada 4.grupta işi çözerler hem bu şekil hecelemden ve anlamlı okuma alışkanlığı da kazanacaklarına inanıyorum acizane fikrim budur saygılarımla.....

Öğretmenim çocuğun anlamadığı, soyut kalacağı kelimeleri asla vermiyorum. Bir kelime yazdırmadan önce o kelimeyi anlatıyorum. Mesela "il" kelimesini vermeden önce, biz nerede yaşıyoruz? başka yerlerde akrabası olan var mı diye sorarak "il" kelimesini bulmalarını sağladım. Sonra kelimeyi verdim. "Atla" kelimesini verirken masadan atladım. "Ben şimdi ne yaptım?" diye sordum. Bir nevi somutlaştırmaya, görselleştirmeye çalıştım. Öncelikle dikte yaptırırken artık kelimeyi tahtaya yazmadan, direk ağzımdan çıkan sesleri hissederek diktede yazmalarını sağlayacağım. Dün buna başladım, bu hafta devam edeceğim. Dilerim işe yarar.

mesajıma cevap yazan değerli eğitimhaneli arkadaşlarıma teşekkür ederim.
benim ihtiyaç duyduğum şey mesajımda yazıyor,
burada çok değerli çalışmalar  ve arkadaşlar var ve ben onun için buradayım
link derken direkt olarak ihtiyacımı karşılayan çalışmaları kast etmiştimbenim durumumda öğrencileri olan bir çok eğitimhaneli olabilir,onlar da faydalanabilirler diye düşünmüştüm,
mesajımı tutupta başka yerlere çekmek isteyenlerle polemik yapacak hiç vaktim yok,paylaşacağın bir şey varsa paylaşırsın kastını aşan ifade kullanmaya kimsenin hakkı yok ,burada sözlerimize dikkat etmeliyiz.
öğretmen olduğumuzu unutmayalım,
seviyemizi bozmaya hiç gerek yok.

Arkadaşlar ben yeni öğrenilen hece ve kelimeleribir kagıda yazıyorum. son derslerde kağıtları arkası kapalı olacak şekilde arka tarafta birsıranın üzerine diziyorum. genelde kız erkek yarışı şeklinde bir kız bir erkek öğrenciyi eşleştirip tahtadan o kağıtlara kadar koşup her seferde bir kağıt almalarını söylüyorum getirdikleri kağıtları iki kutumuz var oraya atıyorlar,süre sonunda aldıkları kagıtları okutuyorum kim fazla okumuşsa o guruba puan yazıyoruz, eşitlik halinde her ikisinede puan veriliyor. tatlı bir rekabet oluyor, ayrıca kazanan gurubu tebrik etmeyi de öğrendiler. Bir daha biz kazanacağız demeyi de ihmal etmiyorlar tabi  ki.

sakin olun öğretmenim,
mesajınızı bende okudum gayet mantıklı bir mesaj bende de benzer durum var ,burası paylaşma yeri ,
eğitimhane

Öğretmenim çocuğun anlamadığı, soyut kalacağı kelimeleri asla vermiyorum. Bir kelime yazdırmadan önce o kelimeyi anlatıyorum. Mesela "il" kelimesini vermeden önce, biz nerede yaşıyoruz? başka yerlerde akrabası olan var mı diye sorarak "il" kelimesini bulmalarını sağladım. Sonra kelimeyi verdim. "Atla" kelimesini verirken masadan atladım. "Ben şimdi ne yaptım?" diye sordum. Bir nevi somutlaştırmaya, görselleştirmeye çalıştım. Öncelikle dikte yaptırırken artık kelimeyi tahtaya yazmadan, direk ağzımdan çıkan sesleri hissederek diktede yazmalarını sağlayacağım. Dün buna başladım, bu hafta devam edeceğim. Dilerim işe yarar.

sayın hocam uygularken mesala Ali yazdırırken 'aaaallllliiiii'dememelisiniz yoksa öğrenci harfe odaklanır bu yöntem ses temelli cümle yöntemi kelimeleri bol bol cümle içerisinde kullanarak direk okuyarak öğrenmeleri daha iyi olur diye düşünüyorum.
Bence bu söylediğiniz yöntemi en son grupta anlamayan gece ışık görüp şaşkına dönen tavşanlarınız olursa uygukatın ...

sayın hocam uygularken mesala Ali yazdırırken 'aaaallllliiiii'dememelisiniz yoksa öğrenci harfe odaklanır bu yöntem ses temelli cümle yöntemi kelimeleri bol bol cümle içerisinde kullanarak direk okuyarak öğrenmeleri daha iyi olur diye düşünüyorum.
Bence bu söylediğiniz yöntemi en son grupta anlamayan gece ışık görüp şaşkına dönen tavşanlarınız olursa uygukatın ...

Öğretmenim direk Ali söylediğimde yazıyorlar zaten. Çünkü ezbere biliyorlar. Ama hiç görmedikleri sözcükleri yazdırırken bazen illaki sesi, heceyi hissettirmek gerekiyor. Öyle ilk defa söylediğim kelimeyi pat diye yazan öğrenci çok az. 2. grubun başında bunu yapan öğrencileriniz varsa maşallah diyorum öğretmenim.

Ben heceleri öğretmekten yanayım. Fakat illa hece öğreteceğim diye anlamsız hece ve kelimeler okutmak değil... Misal ben "n" sesinde nal kelimesini oluşturdum ama İnal 'ı vermedim. İ ve nal 'ı öğrenen bir çocuk İnal'ı kendi bulabilmeli. Bulamıyorsa ezbere kaçıyor demektir. Böyle durumlarda dergilerdeki gibi iki renkli yazılar çocuğun işini kolaylaştırıyor.
Neticede çocuğun kapasitesi önemli. Her yöntemde hızlı okuyan çocuk da gördüm yavaş okuyan da. Ayrıca çok hızlı okumak ve okuma yarışması taraftarı da değilim. Önemli olan okuduğunu anlamaksa anlamlı metinler, cümleler okutulmalı diye düşünüyorum.

iyi cumartesiler

Ben bugün sınıfta nane kelimesini na ve ne hecelerini birleiştirerek verdiğim için kötü öğretmen oldum.
nane deyip bırakacakmışız sonra hemen cümle içinde kullanacakmışız çocuklarda bilim adamı ya hemen öğrenip yazacaklarmış.
Öyle bir sayfa yazı yazılmazmış. 2 satır yazmak yetermiş. Heceleri kelimeleri deftere bir sayfa yazdırırsak velinin parasına yazık edermişiz.
Hala şoktayım. Bugün şaka gibiydi.

Çok geçmişler olsun sayın hocam.Onların dediği gibi yaparsak çocukları ancak 3.sınıfta okumaya geçiririz.En iyi yol bildiğiniz yoldur.Kolay gelsin.Başarılı çalışmalarınızla hepbirlikte mutlu mutlu devam edelim.gerisini boşverin.

Bugün müfettiş geldi sınıfa 5 dakika oturdu.Kitapdaki nane nine ve anne kelimelerini verdim. Sonra kolay gelsin dedi çıktı gitti. Öğretmenler odasında toplandık. 5 dakikada benim kötü öğretmen olduğuma kanaat getirmiş. Neymiş neden nane kelimesini vermişim neden cümle içinde kullanmamışım. Bir kelimeyi cümle içinde kullanmadığım için kötü öğretmen oldum. 5 dakikada teftiş 5 dakikada teşhis. Bu sistem gerçekten kokuşmuş. Nefret ediyorum.

Sayın hocam,
Anladığım kadarı ile müfettiş beyle tanışmamışsınız. Problem ordan kaynaklanıyor. Zavallı adamcağız nereden bilsin? Siz de tanıtsaydınız kendinizi... "Merbaba, ben Suatin... Tanıyamadınız herhalde. Eğitimhanede bilge üyeyim. 6071 mesajım, 23442 teşekkürüm var. Ayrıca muhtelif konularda 140 dosya gönderimim mevcut. Ama ben de sizi tanıyamadım. Eğitimhaneye girmiyor musunuz yoksa? Keşke siz de girseniz de kıymetli fikirlerinizi orada paylaşsanız... Meselâ sobayı nereye kuralım"
Sevgiyle...

Sayın hocam,
Anladığım kadarı ile müfettiş beyle tanışmamışsınız. Problem ordan kaynaklanıyor. Zavallı adamcağız nereden bilsin? Siz de tanıtsaydınız kendinizi... "Merbaba, ben Suatin... Tanıyamadınız herhalde. Eğitimhanede bilge üyeyim. 6071 mesajım, 23442 teşekkürüm var. Ayrıca muhtelif konularda 140 dosya gönderimim mevcut. Ama ben de sizi tanıyamadım. Eğitimhaneye girmiyor musunuz yoksa? Keşke siz de girseniz de kıymetli fikirlerinizi orada paylaşsanız... Meselâ sobayı nereye kuralım"
Sevgiyle...

Cahille sohbet edilmiyor ki. Ben ne zaman söz alsam bir şey anlatmaya çalışsam hemen sözümü kesiyor sen demek ki benim anlattıklarımı anlamamışsın deyip başa dönüyor. En son artık cevap vermedim o da kalktı gitti. Şimdi düşünüyorumda keşke hiç cevap vermeseymişim cevap verdim de ne oldu? Hiç bir şey. Keşke ilk girişte 1 öğretmen iyi diğerleri kötü demeseydi. Ben sınıfları dolaştığımla şöyle eksikler gördüm şöyle yapılsa daha iyi olurdu gibi cümleler kullansaydı. 5 dakikada yapılan teftişin 30 dakika münakaşasını yaptık. Şimdi öğretmenler odasında konuşacak malzeme çıktı. Söyleyip söyleyip gülüyoruz.

günlükte bu aralar hecelere takılıp kalındığını görüyorum.uzun zamandır söylediğim,anlatmaya çalıştığım dünden beri konu olan müfettişin söyledikleri ile aynıdır.biz heceyi öğretmeden okuyamayacakları kanaatinde iken çocuklar kendilerine anlamlı gelen cümle kurabildikleri kelimeleri hecelemeden uzatmadan okuyabiliyorlar.
sevgili öğretmenlerim okuma yazma süreci her çocuk ve her sınıf için farklılık gösterecektir.ancak hep aynı şeylerden şikayetçiyiz çünkü kendi öğrendiğimiz gibi öğrenmeleri gerektiğini düşünüyoruz.zaman geçmiş,sistem değişmiş,çocukların algıları değişmiş.emin olun kelimeleri daha rahat okuyorlar.hece ya da cümlede kullanamadığı kelimeleri illa ki dikte ettireceğim diye hem kendinizi yoruyorsunuz hem de çocukların işini güçleştiriyorsunuz.şimdi yazamıyorlar dediğiniz anneni ya da nineni kelimesini ara ya ulaştığınızda öyle güzel kullanıyorlar ki şaşırırsınız.bunlar 21.yüzyıl çocukları.hız çağında doğdular.tv de bilgisayarda hızlı akan resimlerle zihinleri gelişti.elbette her çocuk aynı değildir.sınıflarımızda 2 yaş aralığında öğrenciler var.ancak heceye zorlamazsanız 60 aylıkların başarısına şaşırırsınız.amacım kimseyi eleştirmek değil her arkadaşıma ve uygulamasına saygım var...