Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.402
  • 231.597
  • 29.402
  • 231.597
# 30 Eyl 2012 08:26:32
VEDA

Tükendi ömrümün çoğu gidiyor
Cahil ömrüm geldi geçti yel gibi
Sevdiğim uzaktan seyir ediyor
Beni görüp bakınıyor el gibi

Geçti günler, yıllar, ömürse doldu
Giden gitti bilmem geri ne kaldı
Ömrümün baharı sarardı soldu
Yandı kaldı garip bağrım çöl gibi

Veren, geri almak için gözlüyo
Her an her saniye beni izliyo
Garip bağrım için için sızlıyo
Sazımda inleyen sırma tel gibi

Uzun yoldan gelmiş gibi yorgunum
Ne kimseye küskün ne de dargınım
Bir ahu gözlüye candan vurgunum
Garip gönlüm kapısında kul gibi

Neşet ERTAŞ

Çevrimdışı YaZeL_

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 174
  • 782
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 174
  • 782
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 30 Eyl 2012 17:07:02
BİR ERKEK VE BİR KADIN GİDİNCE

Bir erkek gidince;
Kentin tüm yolları çökmüş,
Dağları yan yatmış gibi olur.
Bir erkek gidince,
Raflarda kalır dizi dizi kitaplar,
çekmecede dosyalanmış evraklar,
ödenmiş senet koçanları, su, elektrik faturaları, banka dekontları,
maaş ekstreleri, taksit tarihleri, kalın bir defter içinde doğum günleri,
baş başa çekilmiş gülen resimler,
telefonlar, görüşme günleri, araba anahtarı, cep telefonu, dizüstü bilgisayar,
Boynunu büker kalır.

Bir erkek gidince;
Susar dış kapının gürültüsü,
Kahvaltı için ekmek almaya, gazete getirmeye giden olmaz.
'Gelince ne gerekli?' diye telefon eden,
'Hazırlan, akşam gidiyoruz' diyen,
'Boyunbağım nerede?'
'çoraplarım yıkanmamış mı?',
'Hani beyaz gömleğim?',
'Anahtarımı unuttum!',
'Sahi, saatim evde mi kalmış!'
'Evlenme yıldönümümüz dün müydü?' Sesleri eksilir..

Bir erkek gidince;
Ev kapanmaz ama ışıkları söner, karanlığa gömülür..

Bir erkek gidince bir evden;

Bir dede,
bir baba,
bir oğul,
bir ağabey,
bir dayı,
bir amca,
bir kuzen,
bir yeğen,
bir torun,
bir delikanlı,
bir sevgili,
bir yiğit,
bir savaşçı,
bir barışsever,
göklerden bir kartal,
ormandan bir aslan,
bir günün aydınlık kısmı,
beynin yarısı,
mevsimlerden yaz olanı,
kolun iş göreni,
ayağın adım atanı kesilir.

Kısacası;



bir erkek gidince yatağın yarısı buz kesilir..


KADINLAR gittiklerinde arkalarında daha büyük boşluklar bırakırlar.
Onlar bir gün çekip gittiklerinde, peşlerinde 'yetim-öksüz' kalan çok olur:
Mutfaktaki dolap, perdeler, kavanozun içindeki eski düğmeler, özenle saklanmış küçülmüş giysiler, dolap diplerindeki kurdeleler...
Sabah karanlığında mutfaktan gelen tıkırtılar susar, yetim kalmıştır tabaklar.
Bir kadın gittiğinde hep suyu unutulur saksıların.
Sık sık boynunu büker 'sarıkız'.
O teki kalmış eski bardağın anlamını bilen olmaz, değerini kimse anlayamaz krom hac tasının.
Balkon artık sessizdir, koridor kimsesiz.
Bir kadın gittiğinde...
Bir kadın gittiğinde ne çok kişi gider aslında; bir ağır işçi, bir temizlikçi, bir bakıcı, bir bahçıvan, bir muhasebeci...
Bir anne gider...
Bir dost...
Bir arkadaş...
Bir sevgili...
Ne çok kişi yok olur bir kadın gittiğinde.

Hep böyle olur; bir kadın gittiğinde; övgüler, uyarılar, yakınmalar, dualar yetim kalır.
Kapı eşiğindeki 'Dikkat et...' duyulmaz, annesi gitmiştir 'geç kalma'nın.
Kadınlar, arkalarında büyük boşluklar bırakarak giderler.
Bir kadın gittiğinde pek çok kişi gitmiştir aslında. Ve bir kadın gittiğinde pek çok 'yetim' bırakmıştır arkasında.

Bekir Coşkun

Çevrimdışı nevin07

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.313
  • 3.610
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.313
  • 3.610
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 30 Eyl 2012 21:21:40


Kepez

Ansızın bir karasu iner
Deniz fenerinin gözlerine
Fener kör olur.
Ve ağır ağır uyanmaya başlar
Deniz dibinin devleri
Koç sürüsü dalgalar toslaşır gerine gerine
Ötede yıkkın bir balıkçı köyünün çiçeksiz evleri
Evler ki denizlerde olup bitenleri bilmez
Bense bu kaderi iyi bilirim
Benim adım Kepez…

Yıldızlar olmadı mı, dolunay olmadı mı
Gökyüzü de kördür.
Yüreğindeki kara bulutlar
Durmadan yıldırımlar kusar
Yorgun bir gemi oturur kayalara
Karışır birbirine dua ve küfür
Korkuysa şapkasını her zaman
Kapkara bir dala asar
Bir yosun tarlasında dinlenirken
Gördüm ölümü kaç kez
Selâm verip geçti gülümseyerek
Ben korkusuz Kepez…

Kaç sünger ve inci avcısının
Kanına girdi bu denizler
Kaç taze gelin ihtiyarladı
Bu ufuklara baka baka
Her sabah
Neşeli bir ıslık aydınlığına
Evden çıkıp gidenler
Ya döndüler ya da hiç dönmediler
Yaralı akşamlara
Yalnız kalmayınca aç kalmayınca
Oğlak, kuzu melemez
Ben ne dramlar yaşamışımdır bu kıyıda
Ben Kepez…

Mutlu insanlar da gördüm
Gelip kollarımın arasında sevişen
Ama uzun sürmedi
Şıngır mıngır kristal ömürleri
Ne çığlıklar işittim rüzgârlardan
Mevsim mevsim değişen
Hele de yitik ekmekler gibi ayrılık türküleri
Tedirgin martıların
Kanatları vururken gez
Ben dilsiz bir görgü tanığıyım
Benim adım Kepez…

Gün kısalır,
Bir gece de değişir renk renk haritam
Gün uzar,
Sızlayan süslü bir göğüstür Tarih-i Kadim
Sırdır, ayıptır
Gördüklerimin hepsini anlatamam
Gemiler gelip geçerken
Kaç dilden hüzünlü şarkılar dinledim
Gül yanaklı, lâle dudaklı
Ne güzeller gördüm gitti gelmez
Ben hep aynı yerde beklerim
Benim adım Kepez…

Bazen denize küser de
Gökteki yıldızlarla konuşurum
Bazen gidemediğim yerleri okşamak isterim
Bulamam ellerimi
Ay doğarken başlar
En uzun süren sarhoşluğum
Asırlar kemirse de
Koparamazlar zincirlerimi
Kimse kirli ayaklarıyla
Üzerimi tepeleyemez
Ben beş vakit
Sabrın gül suyuyla yıkanırım
Benim adım Kepez…

Bahattin Karakoç
 

Çevrimdışı handsome

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.263
  • 3.457
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 1.263
  • 3.457
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 30 Eyl 2012 21:38:32
Unut gittiğin bir yerde

Adının karşısında acı yazıyor bütün sözlüklerde
Ne desen küfür gibi , senden yana cümleler bile

Gülüşlerim vardı benim … Ben kimin , ben nerdeyim ?
Tam karşıya geçerken bıraktığın o el benim

Bir de sen bırak beni
Unut gittiğin bir yerde
Kim kaldı ki
Çok büyüdüm sayende

Tabirim caiz değil , numunem yok , sende kalsın aslım
Müstakil bir masaldı , bitti işte , ben aynı haytayım

Gülüşlerim vardı benim … Ben kimin , ben nerdeyim ?
Tam karşıya geçerken bıraktığın o el benim

Bir de sen bırak beni
Unut gittiğin bir yerde
Kim kaldı ki
Çok büyüdüm sayende


Çevrimdışı ogrtmn35

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 17.449
  • 177.543
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 17.449
  • 177.543
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 30 Eyl 2012 22:56:06
ALIŞMAK KORKUSU

Gitgide alışıyorum sana....

Hiçbir alışkanlık bu kadar güzel olamaz...

Ellerin ellerimden uzaksa nasıl güçsüzüm bilemezsin...

Yanımda olduğun zamanlar;

 Alışkanlıklar daima korkutur beni...

Düşün ki ben yaşamaya bile alışkın değilim...

Kendimi kendime alıştıramadım yıllardır...

Fakat şimdi sana alışıyorum...

Alıştıkça özlemim artıyor, daha yoğunlaşıyor.

Yalnız içimde garip bir korku var.

Sana alışmaktan değil seni kendime alıştırmaktan korkuyorum...

Bir gün sana şimdi verdiklerimden daha güzelini

daha değerlisini verememekten korkuyorum...

Bir gün ansızın ölmekten ve seni, bana olan alışkanlığınla

yapayalnız bırakmaktan korkuyorum...

Oysaki her zaman ve günün her saatinde

yanında olmalıyım senin... Bana alışmış olmaktan

pişmanlık duyacağın bir dakikan bile olmamalı...

Bütün zamanlarını zamanlarımla karıştırıp

emsalsiz bir zaman bileşiminde yaşatmalıyım seni...

Uykularda bile aynı rüyayı görmeliyiz.

Her şeyin ve her zevkin yarısı senin olmalı, yarısı benim...

"Ümit Yaşar Oğuzcan"

Çevrimdışı şafakgergin

  • B Grubu
  • 898
  • 677
  • 898
  • 677
# 30 Eyl 2012 23:04:38
Yokluğumda  yok  olacaksın
 Varlığımda  yokken vücut  bulacaksın

Ne  kadar  anlamsız  insana dair  isimler

Oysa  şehirlerin  isimleri
 Hep  hatırlatır bana dostlarımı

Venedik onca hatıraya  rağmen yalnız  bırakmadı beni  hayır ben kovdum  Onu yanımdan

Atina hain bir  kadındı hayatımda farkedene kadar beni  aldattığını

Paris hain değildi  ama lüksü bıktırdı beni O ne biçim kadındı hatırlamak bile istemiyorum!

Viyana biraz erkek biraz kızdı
Onun havası benim ciddiyetim vardı
Hep benden almak istedi,Vermeye gelince vermedi
Onuda kovdum  hayatımdan!

Kopenhag aşkın şehriydi benim için hatta bana aşıktı  diyebilirim!Ama o Alex nereden çıktı rakibim oldu,bense rekabeti  sevmem aşkta.

Aşkım sevdam istanbulda
Bense kayboldum  sokaklarında
İstanbul'da
Boğazından denizine  ölü  toprağı  serpilmiş kuytularında...

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.402
  • 231.597
  • 29.402
  • 231.597
# 02 Eki 2012 07:10:15
Yavrularını yabancı ellere-kreşlere bırakan, dünyaya dalıp, nefsinin keyfi için yavrusuna yeterince vakit ayıramayan anne-babalara bu şiir;

Yetişkin Çocuğuma

Sürekli meşguldüm o kadar sene
Seninle doyasıya oynayamadım
Sen beni çağırdın gel oyna diye
Ben bir türlü zaman ayıramadım

Giydirdim,doyurdum,seni kolladım
Sadece bunları yeterli sandım
Bana oyuncağını getirdiğinde
Ben seni çoğu kez başımdan savdım

Yatağa yatırır seni okşardım
Sen uyur uyumaz hemen çıkardım
Şimdi o günleri çok özlüyorum
Keşke bir dakika fazla kalsaydım

Hayat ne kadar da kısa, yıllar ne çabuk
Ne zaman büyüdü bu küçük çocuk
Ona dokunmak için uzandığımda
Ellerim boş kalır yüreğim buruk

Artık ne resimler, ne de oyunlar
Ne ‘’ iyi geceler’’ ne sarılmalar
Hepsi çok geride ulaşmak çok zor
Yaşanmadı sanki o güzel yıllar

Artık hiç işim yok, yapayalnızım
Günlerim çok uzun, üstelik bomboş
Keşke isteklerini bir bir yapsaydım
Küçük arzuların şimdi çok şirin çok hoş

Alice Chase

Çevrimdışı humeyra7

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.399
  • 4.171
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 2.399
  • 4.171
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 02 Eki 2012 09:16:11
...
İnsan bütün güzel müzikleri dinlemeli alabildiğine
Hem de tüm benliği seslerle, ezgilerle dolarcasına
İnsan balıklama dalmalı içine hayatın
Bir kayadan zümrüt bir denize dalarcasına

...

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.402
  • 231.597
  • 29.402
  • 231.597
# 02 Eki 2012 16:45:40
Gurbetimde sensin,
Vuslatım da sen.
Gidişim sanadır,
Dönüşüm sana.

Anlasana!
Sözümde sensin,
Özüm de sen.
Söylediğim sanadır,
Söyleyemediğim sana.

Ateşimde sensin,
Közüm de sen.
Yangınım sanadır,
Yandığım sana.

Yazanda sensin,
Yazdıran da sen.
Hikâyem sanadır,
Şiirim sana.

Ey gözlerine şiirler yazdığım yar,
Anlasaydın Ağlardın.
Ve emin ol AĞLASAYDIN,
BENİ ANLARDIN...

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.385
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.385
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 03 Eki 2012 01:13:42

Ayrılırken  


Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Perde kapanıyor, film bitiyor işte,
O hiç bitmeyecek sandığımız...
Görüyorsun, konuşacak bir şeyimiz kalmadı.
Sadece bakışlarımızda hüzün.
İşte ayrılık bu; hiç beklemediğimiz...
O ikiz kardeşi ölümün.
Anlıyorum bir daha görüşemeyeceğiz
Bu son buluşmamızdır seninle
Yeni bir hayata başlayacaksın artık
Onunla, o yeni sevgilinle.
Anlıyorum artık o öpecek ellerini
Kulağına aşkı o fısıldayacak
İçinde bir pişmanlıktan başka
Benden eser kalmayacak.
Sigaranı söndür , kalkabiliriz
On adım sonra yollarımız ayrılmalı
Sakın ağlama ve bir şey söyleme bana
İnsan ayrılırken bile büyük olmalı.


Ümit Yaşar OĞUZCAN

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.385
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.385
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 03 Eki 2012 17:42:05
"Meğer ne doldurulmaz bir derinlikmiş yokluğun.
 Kaderde bu sensizlik de varmış.
Her insanın yüzünde sana benzeyen bir şey aramak da varmış. Sesini duymak varmış şarkılarda.
 Bütün kitaplarda seni okumak varmış.
Meğer ne dayanılmaz bir şeymiş yokluğun

 Kağıtlara seni yazmak varmış, renk renk düşünmek varmış seni Çiçek çiçek koklamak varmış.
Artık hiç yazmasan da olur hiç gelmesen de..
 Meğer ne türlü bir ölümmüş yokluğun…"
 
Ümit Yaşar Oğuzcan

Çevrimdışı ALAMET-i FARİKA

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.093
  • 11.861
  • 1.093
  • 11.861
# 03 Eki 2012 19:23:23
 
  h.n.a.

KARANLIK

Son ışık söneli nice zamandır;
Rüyalar! Yeniden önüme düşün!
Yardan ayrı geçen uzun yıllarda
Hülyası bulunmaz bir anlık düşün.

Yayını kalbime Ayzıt asalı
Başka bir eldenim, katı yasalı.
Burda koskoca bir gönül masalı
Kaybolur içinde bir damla yaşın.

Aşkı için verince bu kadar emek
Varlıktan sıyrılıp ruh olmak gerek.
Ey zaman, ey dünya! Geri gelmemek
Üzere sizler de benimle koşun!..

Çevrimdışı şafakgergin

  • B Grubu
  • 898
  • 677
  • 898
  • 677
# 03 Eki 2012 23:43:27
     Norveç Şarkısı ( Amatör  Çevirilerim)

          O genç
            Yüreğini koyarak  gitti.
         Ben gençtim o vakit.
          Biliyorum doğruları istiyordu
          Sadece  bir  şansı vardı
            Benimse  niçinlerim vardı
            Arkasında  gençliğimi  bıraktı.
            O kız  çok  kızgındı
        Her  gün,her gece
         Hayallerimle  yaşadım
         O kız
         Çok  derinden kalbimi  yaraladı
            Unutamadım
          

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.402
  • 231.597
  • 29.402
  • 231.597
# 04 Eki 2012 18:57:36
YAŞAYANLAR İÇİN

Açlara ekmekle bir sıcak çorba
Susamışlara bir yudum su verin
Biraz serinlesin çatlak dudaklar
Dinsin kazıntısı aç midelerin
Uykusuz olana bir yatak serin
Evinizde gecelerce uyusun
Ateşler yakın ki üşüyenlere
Sıcak ayakları elleri olsun
Kimi bacaktan kimi gözden yoksun
Bir dünya üstünde yaşamak icin
Çıplakla giyimli güzelle çirkin
Çıplağı giydirin çirkini sevin
ölüm kapınızı caldığı zaman
Bir sevginiz olsun dünyada kalan

ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.385
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.385
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 05 Eki 2012 00:39:49
DUR DUR


Gecem erken dur dur
Gözlerine bakmazsam uzun bakmazsam
Gecem erken inecek bitecek tükenecek gibi de değil
Dur bir sokak daha aydınlık edineyim
Gecem erken

Yağmuru güneşleri haziranı yürüsek
Diyelim saat 24 aşk dinler mi cumartesiyi geçmişiz dinler mi
Akşamları alsak samanyolunu alsak Aksaray'a götürsek bıraksak
Bir dalı kırdık diyelim şiirden başka nereye konur
Gecem erken inecek dur dur

Hangi gökyüzü ister yasak edilsin bakılmak bakılmak
Dur bir sokak daha aydınlık edineyim
Gecem erken, bitecek tükenecek gibi de değil
İstersen sonu yok diyelim istersen ırak ırak
Gecem erken inecek

Arif DAMAR


 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK