Bunları Biliyor Musunuz?

İnsanlar artık ne doğana seviniyor ne ölene üzülüyor.
Varsa yoksa, aldım sattım, yaptım..

Sayın hocam, kanımca uzak durulması gerekenlerin listesinde belki de ilk sırada olacaklardır, sohbetlerinin merkezinde her daim "Aldım, sattım, yaptım." ifadesi olanlar.
    Aynı zamanda büyük çoğunluğuyla da yola gidilmez maalesef.
   

Sydney’s Homebush Körfezi’nin merkezinde, terk edilmiş bir 20. yüzyıl gemisi en sıra dışı olanı söylemek için bir kaderle karşılaştı: pas ve unutulmaya batmak yerine, hayatın beklenmedik bir şekilde ne kadar muhteşem bir şekilde geliştiği eşsiz bir yüzen ekosisteme dönüştü.

Zamanla SS Ayrfield'in gövdesinde bulunan rüzgar ve gelgitlerle taşınan tohumlar, eski savaş yükü, olası olmayan ama verimli bir toprak. Günümüzde metalik yapısı, mangrov ve incir ağaçlarının yemyeşil bitki örtüsü tarafından tamamen yutulmuş ve suyun üzerinde asılı bir tür ormanı doğurur.

Biyoçeşitlilik cenneti

Bu gerçeküstü manzara sadece gözler için bir ziyafet değil: birçok tür için değerli bir yaşam alanı. Balıkçıllar ve balıkçılar gibi deniz kuşları düzenli olarak oraya yuva yaparken, balıklar ve kabuklular ise yapraklarından ve batmış köklerinden barışçıl bir şekilde korunarak gelişirler.

Meraklılar ve sanatçılar için bir mıknatıs

Gezegenin en büyüleyici terk edilmiş yerlerden biri olarak kabul edilen bu "orman teknesi", gizemli güzelliğini arayan turistleri, biyologları, maceracıları ve fotoğrafçıları kendine çekiyor.
Metal ve bitki örtüsü arasındaki çarpıcı kontrast, endüstriyel harabeler ve vahşi doğa dayanıklılığı, doğanın haklarını geri alma ve en ummadığınız yerde bile kendini yenileme yeteneğini güzel bir şekilde somutlaştırıyor.

Alıntı

    Sınıf öğretmenliği bölümünün 1989 yılına kadar Eğitim Yüksek Okulu Sınıf Öğretmenliği olarak.kazanıldığını ve önlisans diploması alındığını (1982 yılında iki yıllık eğitim enstitüleri, Eğitim Yuksek Okuluna dönüştürülmüştür.)

   1989- 1990 sezonundan itibaren Eğitim Fakülteleri bünyesine alınan sınıf öğretmenliği bölümünü daha önce 2 yıllik olarak bitirenlere tamamlama eğitimleri verilerek lisans diploması verildiğini.

Anne-Babadan Miras Genetik Huylar🙂

1.Sabahları uyanmayı “5 dakika daha” diye 10 kere ertelemek genetik mirastır!
2.Her şeyi son dakikaya bırakmak aile yadigârıdır!
3.Anne babanın bir bakışı, 10 tane söze bedeldir!
4.Kendi çıkardığı gürültüye kulak tıkayıp, başkası çıt çıkarsa “Sessiz ol!” diye bağırma sanatı!
5.“Odanı topla!” komutuna kaçma refleksi kuşaktan kuşağa aktarılır!
6.Soruya cevap vermek yerine, yeni bir soru sormak babadan çocuğa geçer!
7.TV karşısında uyuya kalmak resmi dinlenme şeklidir!
8.Boş kavanoza ne varsa koymak, evin altın kuralıdır!
9.“Ben gençken…” ile başlayan nostalji maratonu genetik yükümlülüktür!
10.Misafir çıktıktan sonra evi hızla toparlamak tek seferlik maratondur!
11.Anne babaya söylenen yalan 0.2 saniyede ortaya çıkar!

(Alıntı)

"Hâmil-i kart yakînimdir. Yani kartı taşıyan; itimat ettiğim, kefil olduğum kişidir demek. Hısım akraba bakımından yakınımdır demek değil. Fakat yakın ile yakîn arasındaki fark pek bilinmediğinden kelime "yakın" zannedilebiliyor.”

(Alıntı)

OLAY GERÇEKTİR.

Elazığ'da geçer.
1960'lı yıllar! Elazığ Akıl hastahanesinden personelin bir ihmali sonucu bütün deliler kaçar, Elazığ’ın cadde ve sokaklarına dağılırlar. Toplam 423 deli kaçmıştır. Mülki makamlar panikler, Başhekime koşup "Doktor bey ne yapalım?" diye sorarlar.
O zamanın ünlü doktoru Mutemet Bey hastahanenin başhekimidir. Mutemet Bey : "Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin" der.
Doktor önde birkaç personeli arkasında Kara trencilik oynayarak bütün Elazığ’ı "çuf çuf" nidalarıyla dolaşırlar. Başhekimin tahmini tutmuştur, bütün deliler bu kuyruğa girer vagon olurlar. Lokomotif, yani başhekim Mutemet bey yönünü hastahane'ye çevirince tüm kaçan deliler hastahaneye geri dönmüş olurlar.
Sorun çözüldüğü için Mülki makamlar ve doktorlar, trencilik oynayıp hastahaneye döndükleri için de deliler hallerinden çok memnundur.
Ancak esas sorun akşam yoklama yapıldığı zaman ortaya çıkar; Hastaneye trencilik oynayarak gelenlerin sayısı 612 kişidir.

Kandaki yağı eritmek için şu adımları izlemek faydalı olabilir;
*Sağlıklı ve dengeli beslenmeye özen gösterin.
*Gün içinde hareketsiz kalmayın.
*Kaliteli uyku alımına özen gösterin.
*Yağlı et tüketiminden kaçının.
*Adaçayı kekik, nane gibi baharat ve çayları tüketebilirsiniz.
*Yulaf, arpa, mısır, pirinç, buğday, mercimek, tam tahıllı besinler trigliserid düşürmede etkili olabilir.
*Ceviz, fındık ve badem gibi kuruyemişler de trigliserid seviyesini düşürebilir.
*Stresten uzak durmaya özen gösterin.
*Sigara ve alkol gibi zararlı alışkanlıklardan kaçının.
*Kilo kontrolüne düzenli olarak dikkat edin.
*Eğer ilaç kullanıyorsanız düzenli almaya özen gösterin.
*Gerekirse beslenme ve diyet uzmanından yardım alın.
*Trans yağ içeren gıdalardan kaçının.
*Kandaki yağı eritmek için nasıl beslenmeli?Çeşitli ve sağlıklı bir beslenme düzenine uymanın yanı sıra, kandaki yağ dengesini yönetmenize yardımcı olacak bazı ipuçları şöyledir;
*Doymuş yağlar yerine; yağsız et, kuruyemişler, zeytinyağı ve aspir yağı gibi doymamış sağlıklı yağlar içeren yağları tüketin.
*Lif içeriği yüksek gıdalar faydalı olabilir. Çözünür lif, sindirim sisteminizin kolesterolü emmesini önlemeye yardımcı olur.
*Omega-3 yağ asitleri açısından zengin besinler tüketin. Bu özel yağlar, LDL ve trigliserit seviyelerini düşürebilir.  En iyi *Omega-3 kaynakları somon,  sardalya ve ringa balığı gibi besinlerdir.
*Meyve ve sebze tüketimini arttırın. Bu besinler vitamin, lif ve diğer besin maddelerinin önemli kaynaklarıdır. (Elma, muz, portakal, armut ve kuru erik gibi meyveler)
*Barbunya, mercimek, nohut, börülce ve lima fasulyesi gibi baklagiller tüketebilirsiniz.
*Beslenmenizde bitkisel stanol ve sterolleri artırın. Bunlar aynı zamanda sindirim sisteminizin kolesterolü emmesini engellemeye katkıda bulunabilir.
*Karaciğer ve diğer sakatatlar, yumurta sarısı, karides ve tam yağlı süt ürünleri gibi hayvansal gıdalardan kaçının.
*Aşırı alkol tüketimi kan basıncınızı ve trigliserid seviyenizi yükseltebileceği için kalp hastalığı riskinizi de artırabilir. Bu sebeple alkolden ayrıca sigaradan da uzak durun.

OLAY GERÇEKTİR.

Elazığ'da geçer.
1960'lı yıllar! Elazığ Akıl hastahanesinden personelin bir ihmali sonucu bütün deliler kaçar, Elazığ’ın cadde ve sokaklarına dağılırlar. Toplam 423 deli kaçmıştır. Mülki makamlar panikler, Başhekime koşup "Doktor bey ne yapalım?" diye sorarlar.
O zamanın ünlü doktoru Mutemet Bey hastahanenin başhekimidir. Mutemet Bey : "Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin" der.
Doktor önde birkaç personeli arkasında Kara trencilik oynayarak bütün Elazığ’ı "çuf çuf" nidalarıyla dolaşırlar. Başhekimin tahmini tutmuştur, bütün deliler bu kuyruğa girer vagon olurlar. Lokomotif, yani başhekim Mutemet bey yönünü hastahane'ye çevirince tüm kaçan deliler hastahaneye geri dönmüş olurlar.
Sorun çözüldüğü için Mülki makamlar ve doktorlar, trencilik oynayıp hastahaneye döndükleri için de deliler hallerinden çok memnundur.
Ancak esas sorun akşam yoklama yapıldığı zaman ortaya çıkar; Hastaneye trencilik oynayarak gelenlerin sayısı 612 kişidir.

Bir Elazığlı olarak, çok güldüm. ☺
Deli olduğumuz her halimizden belli. ☺

Bir Elazığlı olarak, çok güldüm. ☺
Deli olduğumuz her halimizden belli. ☺

Estağfurullah öğretmenim.
Şimdi böyle bir olay olsa doktorun peşindeki  trenin uca bucağı görünmez o kesin☺️☺️

Anadolu’da kurtlar bir belalıdır demiş ve devam etmiş  büyük usta...
Bir kurt, bir koyun veya keçi sürüsüne dalar, kurt sadece bir tanesini alır götürür ancak bütün sürüyü parçalar.
Kurt dalmış sürüden artık hayır yoktur...
Koyundan, keçiden başka geçimi olmayan Anadolu köylüsü, eğer sürüsüne böylesine kurt girmişse çöker, biter, açlıkla karşı karşıya kalır.
Bu nedenle kurt gittikten sonra, sabah olduğunda sürü sahipleri gördükleri manzara karşısında donar kalır ve içleri kurda karşı kinle, öfkeyle dolar…
Bu durumda köylü, kurttan öcünü almak ister. Atlarına binerler, köpeklerini, iplerini alırlar, kurt avına çıkarlar. Kurtları intikam için diri yakalamaktır en büyük amaçları.
Usulünü de bilirler ve sonuçta kurtları diri diri yakalarlar.
Kin bağladıkları, öç almak istedikleri kurda bir fiske bile vurmazlar.
Kurdu hiç incitmezler.
Yalnız sağlam bir telle ya da kirişle kurdun boğazına bir çıngırak takarlar ve kurdu okşayarak, sırtını sıvazlayarak ve sevecenlikle öperek salıverirler.
Boğazı çıngıraklı kurt sevinerek, koşarak ayrılır köylülerden.
Ancak çıngıraklı kurt hiçbir canlıya yaklaşamaz çünkü çıngırak sesini duyan her hayvan önceden kaçar, kurt ise boğazında çıngırak, bozkırlar boyunca, dağlar boyunca boşu boşuna koşar durur.
Sonunda kurt dağlarda açlıktan önce yavaş yavaş zayıflar, sonra zayıflıktan güçsüz düşer ve sonunda bağıra, bağıra, bağıra ölür.
Bu, insan aklına gelen işkencelerin, zulümlerin en korkunçlarından birisidir.
Kurt ancak aç kalınca anlar, boynuna çıngırak geçirilirken kendisini okşayanların, sırtını sıvazlayanların ve kendisini sevecenlikle öpenlerin niyetini. ANCAK İŞ İŞTEN GEÇMİŞTİR…

Yaşar Kemal
Dünya Gözüme Kaçtı

"Acı kahveni içerim" sözü, Anadolu irfanında mecazlarla yüklü, derin anlamlı bir ifadedir. Bu cümlede geçen "acı kahve", hem gerçek bir hâlin, hem bir duygunun sembolüdür.
Anlam Katmanları :
1. Vefanın ilanı:
"Seninle aram bozulsa da, kalbim kırılmış olsa da, yine de oturur acı kahveni içerim."
Bu, küslüğe rağmen bir vefayı gösterir. Hakkın teslimidir.
"Gönül kırıldıysa da hatır kırılmaz ."

KILDIĞIMIZ NAMAZ, NAMAZ MI ? !!!

Harun Reşid bir Ramazan günü Behlül'e tembih etti:
Akşam namazında camiye git, namaza gelen herkesi iftara davet et.
Akşam oldu, namaz kılındı, namazdan sonra Behlül 5-10 kişilik bir grupla çıka geldi.
...
Harun Reşid şaşırdı:

Behlül bunlar kim? Ben sana namaza gelen herkesi saraya iftara çağır diye tembih etmedim mi? Sen o kadar cemaatin arasından bir sofralık bile adam getirmemişsin.

Efendimiz, siz bana camiye gelenleri değil, namaza gelenleri iftara çağır dediniz. Namazdan sonra bendeniz cami kapısında durdum, çıkan herkese hocanın namaz kıldırırken hangi sureyi okuduğunu sordum. Onu da yalnız bu getirdiğim kişiler bildi. Camiye gelen çoktu ama namaza gelen demek ki yalnız bunlarmış..

OLAY GERÇEKTİR.

Elazığ'da geçer.
1960'lı yıllar! Elazığ Akıl hastahanesinden personelin bir ihmali sonucu bütün deliler kaçar, Elazığ’ın cadde ve sokaklarına dağılırlar. Toplam 423 deli kaçmıştır. Mülki makamlar panikler, Başhekime koşup "Doktor bey ne yapalım?" diye sorarlar.
O zamanın ünlü doktoru Mutemet Bey hastahanenin başhekimidir. Mutemet Bey : "Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin" der.
Doktor önde birkaç personeli arkasında Kara trencilik oynayarak bütün Elazığ’ı "çuf çuf" nidalarıyla dolaşırlar. Başhekimin tahmini tutmuştur, bütün deliler bu kuyruğa girer vagon olurlar. Lokomotif, yani başhekim Mutemet bey yönünü hastahane'ye çevirince tüm kaçan deliler hastahaneye geri dönmüş olurlar.
Sorun çözüldüğü için Mülki makamlar ve doktorlar, trencilik oynayıp hastahaneye döndükleri için de deliler hallerinden çok memnundur.
Ancak esas sorun akşam yoklama yapıldığı zaman ortaya çıkar; Hastaneye trencilik oynayarak gelenlerin sayısı 612 kişidir.

☺️☺️

NE NE KADAR SÜREDE SİNDİRİLİR ?

🍌 Muz – 30 dakika
Hızlı enerjiyle dolu hafif bir meyve. Antrenman öncesi atıştırmalık için mükemmel.

🍎 Elma – 40 dakika
Lif ve su açısından zengin, oldukça hızlı sindirilir ve tok tutar.

🍚 Beyaz Pirinç – 1 saat
Vücuda hızlı yakıt sağlayan, hızlı sindirilen bir karbonhidrattır.

🥑 Avokado – 2 saat
Sağlıklı yağlar nedeniyle daha yavaş sindirilir, ancak uzun süre tokluk sağlar.

🥚 Yumurta – 2,5 saat
Yüksek protein içeriğiyle istikrarlı enerji verir ve kasları destekler.

🌰 Badem – 3 saat
Sağlıklı yağlar açısından zengin, besin yoğunluğu yüksek olduğu için sindirimi daha uzun sürer.

🥩 Biftek – 3,5 saat
Protein ve demir açısından zengindir, ancak mideye ağır gelir—günün erken saatlerinde tüketmek daha uygundur.

🍗 Tavuk – 3,5 saat
Yağsız protein kaynağıdır, daha yavaş sindirilir, uzun süre tok ve enerjik tutar.

🧀 Peynir – 4,5 saat
Yağ ve protein oranı yüksek olduğundan

BAL KABAĞININ FAYDALARI:
Balkabağı, vitamin ve mineraller açısından oldukça zengin bir besindir. Özellikle beta-karoten, C vitamini, potasyum, lif ve antioksidanlar bakımından güçlü bir içeriğe sahiptir. Bu özellikleri sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirmekten cilt sağlığını desteklemeye kadar pek çok alanda önemli faydalar sağlar. Sağlıklı yaşamın bir parçası olarak balkabağını düzenli tüketmek,vücut ve mental sağlığı uzun vadede korumaya yardımcı olur…

(Alıntı)