Eğitimhane Sağlık Köşesi

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.306
  • 223.508
  • 28.306
  • 223.508
# 28 Mar 2014 19:50:02
Her anlamda güçlü olmak, ne kadar önemli aslında. Güçlü bir kas sistemi, güçlü bir beyin, güçlü bir kalp, güçlü saçlar, kendini iyi hissetmek ve sağlıklıyım diyebilmek “kendini güçlü hissetmekten” geçiyor. Kuruyemişler bize hem güç veriyor hem de sağlık. İkisi bir arada mükemmel ama kalori kontrolü yapmadığınızda, yani iyi gelsin diye avuç avuç yemeye başladığınızda kuruyemişlerin kötü yüzü ile karşılaşabilir, bu sebeple kilo alabilirsiniz.

 

Ama dozunu ayarladığınız sürece cebinizde hergün kuruyemiş olmalı. Kilonun dışında bağışıklık sistemini güçlendirmek, unutkanlığı önlemek, hatta sağlıklı kilo artışı için başvuracağınız ilk yer kuruyemiş paketleri olmalı. Size güzel bir toparlama yaptım. Hepimizin bildiği gibi kuruyemiş faydalıdır, ben de yazılarımda sürekli aralara sıkıştırıyorum “Ceviz, badem yiyin” diye. Bugün biraz ayrıntılı hatırlatmak istiyorum size, hangisi ne yapıyor vücuda diye. Yani yine kesip saklanacak bir yazı!

 

Çevrimdışı 38fatma

  • Bilge Üye
  • *****
  • 11.244
  • 134.749
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 11.244
  • 134.749
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 31 Mar 2014 09:07:26
Mitral Kapak Nedir?

Kalbimizde işlev yapan ve kanın geriye kaçmasını engelleyen bir kapakcıktır mitral kapak. Bu kapak kalbin sol kulakcığı ile sol karıncığı arasında yer alır ve açıklığı 4-6 cm2′dir. Mitral kapağın açılıp kapanması sağlayan üç adet kas vardır. Bu kaslar ya da kapağın sol kapakcığa tutunmasını sağlayan ipliksi dokularda herhangi bir hasar ya da deformasyon oluşması kapakta yetmezlik yapar. Bu yetmezlik ise mitral kapak hastalığı olarak adlandırılır.
Hastalık oldukça sinsi şekilde ilerler ve seneler sonra akciğer yetmezliği, hipertansiyon gibi şikayetlerle doktora gidildiğinde hastalık bulunur. Mitral kapak hastalığı vücutta ödem, damar yetmezliği, hipertansiyon gibi hastalıklara sebep olur
Mitral Kapak Hastalığının Nedenleri Nedir
mitral kapak- Ateşli hastalıklar
Mitral kapak hastalığının ne önemli nedeni arasında yer alır. Çünkü beta mikrobu adı verilen bakteri genellikle boğaz enfeksiyonu olarak kendini gösterir. Mikroba bağlı olarak gelişen savunma mekanizmasının kalp kapağında tutunması ile kapakta bir darlık meydana gelir ve yetmezlik başlar.
- Mitral kapağın sarkması
Kalıtsal olarak geçiş gösteren bu faktör genellikle kadınlara görülür ve mitral kapak yaprakcıklarının sol kulakcığa sarkması şeklinde ortaya çıkar.
- Kalp iltihabı
Daha önceden geçirilen bir kalp iltihabı hastalığı bulunuyorsa bu iltihap mitral kapağı zedelemiş, hasar vermiş olabilir. Genellikle yaşlı, şeker hastaları, uyuşturucu bağımlıları gibi direnci düşük kişilerde görülür.
- Doğumsal nedenler
Çok sık rastlanmayan bir durumdur. Kişinin doğumundan itibaren mitral kapağında dar ya da yetmezlik olmasıdır.
- Kalp krizi
Geçirilen bir kalp krizi sonrası koroner damarın tıkanmasına bağlı olarak mitral kapağın da sol karıncığa tutunmasını sağlayan kas dokusu ölür. Bu durumda mitral kapakta bir yetmezlik meydana gelir.
Belirtileri Nelerdir?
- Göğüs ağrısı,
- Nefes darlığı,
- Çabuk yorulma,
- Köpüklü balgam çıkarma,
- Çarpıntı gibi belirtileri vardır. Ancak hastalığın teşhisi elbette doktor kontrolünden sonra belli olur.
Mitral Kapak Nasıl Tedavi Edilir?
Cerrahi olarak tedavisi mümkün olan bir hastalıktır. Cerrahi müdahalede ise amaç hastada herhangi bir yara iz bırakmadan hastalığa çözüm olabilmektir. Bu nedenle mitral kapak ameliyatı hastanın sağ koltuk altından girilerek ve herhangi bir kas, doku, kemik kesmeden yapılır. Bu sayede hata hem daha çabuk iyileşir hem de günlük yaşam kalitesinden ödün vermeden taburcu olur. Bu tedavi yöntemi ile mitral kapak hastanın kapak sorunun bağlı olarak ya değiştirilir ya da iyileştirilir.

Çevrimdışı dost63

  • Bilge Üye
  • *****
  • 1.804
  • 6.041
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 1.804
  • 6.041
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 31 Mar 2014 10:46:24
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
TARÇINLI BAL MUCİZESİ

Tarçınlı Balın Hazırlanışı: Önce bir bardak suyu kaynatın, sıcak suya tarçın koyun ve demlenmeye ve soğumaya bırakın. Kaynar suya bal koymayın. Sıcak su baldaki enzimleri öldürür. Su oda sıcaklığına geldiğinde tarçının iki katı kadar bal ekleyin. Yatmadan bardağın yarısını için ve diğer yarısını sabaha bırakın.

İlaç firmaları bu bilgilerin yayılmasından hoşlanmayacak, çünkü tarçınlı bal düzenli kullanıldığında pek çok ilaçtan daha sağlıklı ve daha etkili bir ilaç.

Bal ve Tarçınla İlgili Gerçekler: Bal ve tarçın karışımının pek çok hastalığı iyileştirdiği biliniyor. Bir yan etkisinin olmaması da cabası. Şekerli olmasına rağmen doğru miktarda alındığında diyabet hastalarına dahi zarar vermiyor. Batılı bilim insanlarının araştırmalarına göre:

Kalp Hastalıkları: Bal ile toz tarçını karıştırın ve kahvaltıda kızarmış ekmekle yiyin. Kolesterolü düşürür ve muhtemelen kalp krizini önler. Tarçınlı balın düzenli olarak tüketilmesi kalp vuruşlarını güçlendirir. Yaşlandıkça atar damarlar ve toplar damarlar esnekliklerini kaybediyor ve tıkanıyor. Tarçınlı bal ise damarları yeniden canlandırıyor.

Arterit: Arterit hastalar bir fincan sıcak suya iki yemek kaşığı bal ve bir çay kaçığı toz tarçın koyarak faydalı bir içecek hazırlayabilirler. Günlük olarak içilirse kronik arterit hastaları dahi iyileşebilir. Kopenhag Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmada 200 hastalarını kahvaltıdan önce bir kaşık bala yarım çay kaşığı tarçın ile tedavi eden doktorlar 73 hastanın tümüyle ağrıdan kurtulduğunu, bir ay içerisinde ağrı yüzünden hareket edemeyen hastaların hemen hepsinin ağrı çekmeksizin yürümeye başladığını gördü.

İdrar Yolu Enfeksiyonu: İki yemek kaşığı toz tarçın ile bir yemek kaşığı balı ılık suya ekleyerek için. İdrar yolundaki mikropları öldürür. Kim bilebilirdi ki?

Kolesterol: İki yemek kaşığı bal ve üç yemek kaşığı toz tarçın 450 gram çay kolesterol hastasına verildiğinde iki saat içerisinde kandaki kolesterol oranının %10 azaldığı görüldü. Günde üç kez alındığında kronik kolesterol dahi tedavi edilebiliyor. Günlük olarak yenen bal ise kolesterol şikayetlerini azaltıyor.

Soğuk Algınlığı: Sık ya da ağır soğuk algınlığı şikayeti olanlar bir kaşık ılık bal ¼ kaşık toz tarçınla üç gün boyunca birer kez alabilir. Bu tedavi çoğu kronik öksürüğü ve soğuk algınlığını tedavi edebilir, sinüsleri temizleyebilir.

Boğaz Tahrişi: Tarçınlı balın boğaz ağrısını iyileştirdiği ve boğaz ülserini kökünden kazıdığı söyleniyor.

Gaz: Hindistan ve Japonya’da yapılan araştırmalar tarçınlı balın midede oluşan gazları önlediğini gösteriyor.

Bağışıklık Sistemi: Tarçınlı balın günlük tüketimi bağışıklık sistemini güçlendiriyor ve vücudu bakteri ile virüs saldırılarından koruyor. Balın düzenli tüketimi akyuvarları güçlendirerek bakteriyel ve virütik hastalıklara karşı direnci artırıyor.

Sindirim Güçlüğü: İki yemek kaşığı bala serpilen toz tarçının yemek yemeden önce alınması asitliliği önlüyor ve en ağır yemekler dahi sindirilebiliyor.

Grip: İspanyol bir bilim insanı balda ki doğal bir bileşenin grip mikrobunu öldürdüğünü ve hastayı gripten kurtardığını kanıtladı.

Uzun Ömür: Bal ve toz tarçın ile hazırlanan çay düzenli olarak içildiğinde ileri yaşın etkilerini azaltıyor. Çay yapmak için dört yemek kaşığı bal, bir çay kaşığı tarçın ve üç fincan kaynamış su kullanın. Günde 3-4 kez 1/4 fincan için. Cildi taze ve yumuşak tutar ve yaşlanmayı önler.

Boğaz Ağrısı: Boğaz ağrıdığında ya da gıdıklandığında bir kaşık bal yiyin. Boğazınızdaki rahatsızlık geçene dek 3 saatte bir tekrarlayın.

Sivilceler: Üç yemek kaşığı bal ve bir çay kaşığı toz tarçını karıştırın. Yatmadan önce sivilcelerinizin üzerine sürün ve ertesi gün ılık suyla yıkayın. İki hafta her gün uygulanırsa sivilceleri kökünden söker.

Cilt Enfeksiyonları: Bal ve toz tarçını etkilenen bölgelere eşit miktarda uygulamak egzama, mantar ve her türlü cilt enfeksiyonunu iyileştirir.

Kilo Verme: Her gün sabahları kahvaltıdan yarım saat önce, boş mideye ve geceleri yatmadan önce bir bardak kaynamış suyun içine bal ve toz tarçın koyup için. Düzenli olarak alındığında obezite sorunu yaşayanlarda bile kilo kaybı sağlıyor.

Kanser: Japonya ve Avustralya’da yapılan araştırmalar mide ve kemik kanserinin başarıyla tedavi edilebildiğini gösterdi. Bu kanser çeşitlerinden muzdarip hastalar günde bir yemek kaşığı bal ve bir çay kaşığı tarçını üç parçaya bölerek bir ay boyunca almalı.

Yorgunluk: Yakın zamanda yapılan araştırmalar gösteriyor ki baldaki şeker vücudun güç kazanmasına yardımcı oluyor. Bal ve toz tarçın tüketen yaşlılar daha zinde ve esnek olduklarını ifade ediyor. Her gün diş fırçaladıktan sonra ve öğleden sonra 15.00’te alındığında bir haftada vücut direnci artıyor.

Kötü nefes: Güney Amerikalılar sabahları bir çay kaşığı bal ve tarçın konmuş suyla gargara yapıyor böylece nefesleri gün boyu güzel kokuyor.

İşitme kaybı: Günlük olarak sabah ve akşamları bal-tarçın ikilisini almak duyma kaybını giderebiliyor.

teşekkürler :)

Çevrimdışı GÜLCE90

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 01 Nis 2014 14:28:40

Baharı zinde geçirme yolları
Halsizlik, yorgunluk, eklem ağrıları ve uyuma isteği…

Baharı zinde geçirme yolları
 
Havaların ısınmasıyla yeniden tazelenen, yeşillenen doğaya inat, bu dönemde insan metabolizmasında oluşan değişiklikler yorgunluğu da beraberinde getiriyor. Hava değişimi nedeniyle organizmamız birden ısınıyor. Adaptasyonu sağlamak için de vücudumuzda adrenalin ve kortizol gibi bazı hormonların salınımı artıyor. Bahar aylarında vücudumuz, daha aktif olmamızı sağlayacak hormonlar salgılamasına karşın, eğer ortada vitamin eksikliği, beslenme bozukluğu varsa vücut buna aynı uyumu gösteremiyor ve yorgunluk hissi artıyor. Beslenmenin yetersiz olduğu, düzensiz uyku, kansızlık gibi durumlarda bu hormonların adaptasyonu yetersiz kalıyor ve bahar yorgunluğu ortaya çıkıyor. Bahar yorgunluğu ile baş etmenin öncelikli yolu ise bilinçli beslenmekten geçiyor. Acıbadem Bakırköy Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Olcay Barış baharı zinde geçirmeniz için beslenmemizde dikkat etmemiz gereken noktaları anlattı.
 
Bu öneriler vücudunuzu canlandıracak!
 
 
1.>  Güne mutlaka kahvaltı ile başlayın
 
Sabah kahvaltısı bahar mevsiminde çok daha önemli bir hale geliyor. Güçlü bir kahvaltı hem zindelik hem de mutluluk veriyor. Yağlı, ağır bir kahvaltıdan kaçınarak sofranızda mevsim sebze ve meyvelerine bolca yer verin. Özellikle içerdiği C vitamini açısından zengin olan kırmızı biber ve tüm yeşillikleri kahvaltı tabağınızda bulundurun.
 
2. Su içmek için susamayı beklemeyin!
 
İlkbaharda günlük tüketilen su miktarını biraz arttırmak, vücut direncinin sağlanması ve toksinlerin atılması için oldukça faydalı. Bu yüzden günde en az 2-2.5 litre su içmeyi ihmal etmeyin. Tuz alımını azaltmak da ödemin azalması için oldukça önemli. Bunun için çeşni ve baharatlarla beraber limon ve sirkeyi kullanabilirsiniz.
 
3. Kuruyemişlerle ara öğünlerinizi renklendirin!
 
Özellikle fındık, badem ve ceviz içerdikleri E vitamini, lif, magnezyum ve omega-3 yağ asitleri nedeniyle yorgunluğun düşmanı olan besinler. Günde 10 fındık veya 6-8 adet badem ya da 2 adet ceviz tüketmek, baharı enerjik geçirmeniz için gerekiyor. Ancak yüksek enerjileri nedeniyle bu besinleri daha fazla tüketmeyin.
 
4. Probiyotik etkisi ile kefiri unutmayın!
 
Kefir, içerdiği probiyotik bakteriler ile bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı oluyor. Güçlü bir bağışıklık sistemi de bahar yorgunluğunu kolay atlatmanızı sağlıyor. Her gece bir bardak kefir tüketmeniz bağışıklık sisteminizi güçlendirecektir.
 
5. Koyu yeşil yapraklı sebzeleri gün içinde mutlaka tüketin!
 
Potasyum ve folik asit açısından zengin olan koyu yeşil yapraklı sebzeler yorgunluğu önleyip, baharı enerjik geçirmenize yardımcı oluyor. Her öğünde mutlaka koyu yeşil yapraklı sebzelere yer vermeyi ihmal etmeyin.
 
6. Tam tahıllar her öğünde bulunmalı!
 
Tam buğday, çavdar ve yulaf gibi tam tahıl ürünlerini zengin lif içerikleri, kan şekerini düzenlemeleri ve yüksek oranda B vitamini içermeleri nedeniyle baharda en yakın dostunuz olması gereken besinlerden. Her öğünde sofranızda tam tahılları besinlerin olmasına özen gösterin.
 
7. Yemeklere acı kırmızıbiber serpin
 
Acı kırmızıbiberin içindeki 'capsacin' adlı madde damakta endorfin salgılamasını sağlıyor. Malum, endorfin hormonu da insana mutluluk veriyor.
 
8. Tatlılara el sürmeyin
 
Pasta, kek ve bisküvi gibi besinleri mümkün olduğunca tüketmeyin. Bu ürünlerde bolca bulunan basit şeker, kan şekeri seviyenizin birden yükselmesine yol açıyor. Ardından kan şekeriniz yükseldiği gibi hızla da düşüyor. Pankreas da bunun sonucunda yüksek dozda insülin salgılayarak kendinizi iyice bitkin hissetmenize neden oluyor.
 
9. Antioksidanlarla bağışıklık sisteminizi güçlendirin!
 
C vitamini - Günlük bir adet orta boy kivi C vitamini gereksinimini karşılıyor.
Limon, portakal, çilek, greyfurt, kivi, dolmalık biber, enginar, brokoli, fasulye, maydanoz, ahududu ve kuşburnunda var. Serbest radikallere karşı savunma mekanizmasını geliştiriyor.
E vitamini - Günlük 1 avuç fındık E vitamini ihtiyacının büyük çoğunu karşılıyor.
 Ayçiçek yağı, zeytinyağı, fındık, badem, soya, ceviz ve fıstık türlerinde bulunuyor. Hem erkekte hem de kadında kalp krizi riskini azaltıyor, birçok kanser türüne karşı da vücudumuzu koruyor.
A vitamini - Günlük 1 adet havuç A vitamini ihtiyacını karşılıyor. Havuç, ıspanak, kabak, marul, brokoli, karaciğer ve domateste bulunuyor. Bağışıklık sistemi hücrelerinin sayısında önemli derecede artış sağlıyor.
 
10. Bitki çaylarını ihmal etmeyin!
 
Aşağıda yer alan bitki çaylarından günde bir fincan içmeniz, bahar yorgunluğunu atlatmanıza yardımcı olacaktır.
Ekinezya; A, C ve E vitaminleri bağışıklık sistemini güçlendirerek vücut direncini artırıyor.
Kuşburnu: A, B1, B2, C, E ve K vitaminlerinin yanı sıra mineraller, özellikle fosfor ve potasyum bakımından zengin. Etkin bir kan temizleyici, bağırsak yumuşatıcı olan kuşburnu C vitamini zenginliğinden ötürü vücudun gelişmesini düzenliyor ve bahar yorgunluğuna bire bir geliyor.
Adaçayı; Güçlü antioksidan özelliğinin yanı sıra A, B ve C vitaminleri içeriyor. Özellikle dolaşım, sindirim sistemi ve hafıza üzerinde olumlu etkileri var. Adaçayı bahar aylarında etkili olan yorgunlukla baş edebilmek için birebir.
 
 
Bunları mutlaka yapın!
 
• Sabah kalkar kalkmaz ve yatmadan önce odanızı mutlaka havalandırın.
• Güne ılık bir duş ile başlayın.
• Güneş ışığından faydalanmak için her gün en az 1 saat açık havada aktivite yapın.
• Günde en az 7-8 saat uyumayı alışkanlık haline getirin.
• Düzenli olarak spor yapın. Bu mümkün değilse, her gün en az 30 dakika yürümeyi alışkanlık haline getirin.

Çevrimdışı 38fatma

  • Bilge Üye
  • *****
  • 11.244
  • 134.749
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 11.244
  • 134.749
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 02 Nis 2014 07:00:58
NERGİS:                                                                                                      Özellikleri:
Nergisgillerden olup beyaz ve san renkte çiçekler açan bir süs bitkisi. Mizacı sıcak ve kurudur.
Faydaları:
* Nergis koklamak, geniz tıkanıklığını açar. Sar’a hastalığı için faydalıdır.
* Nergis yemek insanı kusturur.
* Nergis, cüzzam ve abraş hastalıklarına karşı faydalıdır.
* Nergisin öğütülmüş kökü, sinirlere kadar ulaş­mış olan yaraları iyileştirir. Temizleyici ve çekici bir özelliği vardır.
* Kaynatılıp suyu içildiği veya haşlanarak yenil­diği zaman kusmayı tahrik eder, midenin dibindeki rutubeti çeker.
* Karaburçak ve bal ile pişirilip macun yapıldığı zaman, yaraların kirlerini temizler ve zor olgunlaşan çıbanları deler, olgunlaştırır.
* Çiçeğinin mizacı normal bir hararette ve hoştur. Soğuktan meydana gelen nezleye karşı faydalıdır.
* Kuvvetli bir çözme gücü vardır, dimağ ve burun delikierindeki tıkanıkları açar.
* Rutubet ve safradan meydana gelen baş ağrısı­na karşı da faydalıdır.
* Nergisin güzel koku özelliği de vardır, bu se­beple kalbi ve dimağı kuvvetlendirir ve birçok has­talıkları giderir.
* Nergis koklamak çocuklardaki sar’ayı giderir denilmiştir.

Çevrimdışı GÜLCE90

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 02 Nis 2014 14:59:12
Sağlıklı mutfak rehberi!
Sağlıklı bir beslenmenin sağlıklı mutfak alışkanlarından geçtiğini unutmayın.
0Sitene Ekle
Sağlıklı mutfak rehberi!
Mutfağınızda yer açmanız gereken besinleri Hisar Intercontinental Hospital Beslenme ve Diyet Uzmanı Elif Karacanoğlu’ndan öğrendik…
 
Makarnadan vazgeçemiyorsanız…
 
Makarna alırken tam tahıllı ya da tam tahıl karışımlı makarnaları tercih edin. Soslu makarnadan vazgeçmem diyenlerdenseniz kullanacağınız sosların içerdiği yağ, sodyum ve kalori miktarını öğrenmek için mutlaka etiketleri okuyun. Ayrıca makarnanızı soslar yerine otlar ve sebzelerle de daha cazip hale getirebileceğinizi unutmayın.
 
Patatesin tadını çıkarın…
 
Mutfağın vazgeçilmez sebzesi patatesi kızartmak yerine fırında peynir, fasulye ve baharatlarla harmanlayarak hazırlarsanız daha sağlıklı ve kalorisi daha düşük bir yemek yemiş olursunuz.
 
Protein kaynağı fasulyeye sofranızda yer açın…
 
Kurutulmuş ya da konserve fasulye, hayvansal proteine en ucuz alternatiftir. Ayrıca mükemmel bir lif kaynağıdır. Yemeğinin yanı sıra garnitür olarak da çorba, salata veya güveçlerinizde kullanabilirsiniz.
 
Zeytinyağı kullanmaya alışın.
 
 
Kalp sağlığı için yararı kanıtlanmış olan zeytinyağını yemeklerinizde ve salatalarınızda kullanmaya alışın.
 
İşlenmemiş tahılları tercih edin…
 
Kahverengi pirinç, bulgur, kuskus gibi işlenmemiş tam tahıllı gıdaları tercih edin. Daha zengin bir lezzet istiyorsanız bunları pişirirken et suyu kullanın.
 
Mevsiminde domates tüketin ya da…
 
Yazın domateslerini konserve yaparak kış boyunca domatesten mahrum kalmayın. Likopen ve C vitamini açısından zengin olan domatesi çorba, yemek, salata ve sos malzemesi olarak kullanabilirsiniz.
 
Fındığı öğünlerinizin arasına alın…
 
Fındığı sadece atıştırmalık olarak düşünmeyin. Fındık protein, lif, iyi yağlar açısından mükemmel bir besin kaynağıdır. Eğer düzenli olarak fındık tüketirseniz kalp hastalığı riskini azaltabilir. Makarna, et, sıcak ve soğuk tahıllarda, salatalar veya sebze yemeklerinde tuzsuz fındık kullanın. Tatlılarda ya da besleyici bir atıştırmalık olarak meyve veya yoğurtla birlikte yiyin.
 
Zengin tatlar için et suyu stoğunuzu yapın…
 
Et suyunu daha önceden hazırlayarak buzluktaki buz kalıplarına dökerek kendi et suyunuzu hazırlayabilirsiniz. Böylece hazırlarınızı kullanarak aldığınız sodyumu azaltabilirsiniz.
 
Meyveye hayatınızda kocaman bir yer açın…
 
Düşük kalorili, besin maddelerince zengin antioksidan ve lif içeren meyvelere sofranızda yer açın. Meyveleri taze ya da kurutulmuş olarak mutlaka her gün tüketin...

Çevrimdışı kurthan

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 10.655
  • 72.847
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 10.655
  • 72.847
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 02 Nis 2014 21:24:00
Sağlıkla İlgili Pratik Bilgiler
Kanama: Elimiz, herhangi bir yerimiz kesilirse akik yüzük taşıyorsak, kanayan yere bastırılır. Ayva varsa üzerindeki tüyler kanayan yaraya bastırılır.
Kasap elini keserse, hayvan böbreğini ortadan kesip yaraya bastırır. Kan durdurucu iğneyi 2 araştırmacı bilim adamı kasabın bu pratik çözümünden hareketle icat etmişlerdir.
 
İltihaplı Yara: İltihaplı yaralara kına yakılır.

 Susuzluk: Hararet karaciğerden kaynaklanır. Ekşi gıdalar susuzluğu giderir. Bir su bardağı soğuk suya bir adet limon sıkıp içiniz. Salatalık ekşi nar yiyiniz.
 
Ateş Düşürücü: iki yemek kaşığı sirke bir su bardağı soğuk suya konulup içilir. Vücuda sirke ile pansuman yapılır.

Öksürük - Balgam: Bir kaşık çemen ununa 2 kaşık bal katılıp yenir. Bamya pişirilip yenmeye devam edilir.

Ayak Şişmesi, Burkulma: Soğan doğranır, biraz tuz ve zeytinyağı katılıp, şiş olan yere bağlanır.

 İshal: Kahve içine limon sıkılıp içilir. Soğuk bal şerbeti içilir. Ekşi gıdalar yenir.

Kabızlık: Sıcak bal şerbeti içilir. Sinameki kaynatılıp balla tatlandırılarak içilir. Kepekli ekmek yenilir. Keten tohumu öğütülerek her gün yenilir.

 Baş ağrısı: Söğüt yaprağı ıhlamur gibi kaynatılıp balla tatlandırılarak bir su bardağı içilir. Bu aynı zamanda stresin de en iyi ilâcıdır. Oğulotu karabaş otu kaynatılıp balla tatlandırılarak içilir.

Çevrimdışı 38fatma

  • Bilge Üye
  • *****
  • 11.244
  • 134.749
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 11.244
  • 134.749
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 03 Nis 2014 09:28:17
 MEYVE KABUKLARI:     Meyveler söz konusu olduğunda ilk akla gelen sulu ve yumuşak kısmıdır. Oysa ki, insan vücudu için çok önemli antioksidanları barındıran kısmı ise meyvelerin kabuklarıdır. En bilinen meyve ve sebzelerin kabukları ve içerdiği yararlı kimyasallar şöyledir:

ELMA
Araştırmacılar elma kabuğunun, içindeki tatlı beyaz kısmına göre yüzde 87 oranda daha fazla kanser karşıtı fotokimyasal içerdiği tespit edildiğini belirtiyorlar. Elmayı kabuğu ile yemekte ve çiğnemek zorlanıyorsanız, dış yüzeyini kaplamak için kabuklarını yer fıstığı ezmesine batırarak yemeyi deneyebilirsiniz. Böylece güçlü bir protein karbonhidrat bileşimi elde etmiş olursunuz.

meyvelerSALATALIK
Hiç kalori değeri olmayan bu yiyeceğin kabuğu, deriyi dolgunlaştıran, kırışıklığı önleyen kolajen olan silisten meydana geliyor. Silis için uzmanların tavsiye ettiği minimum bir doz yok, yalnız uzmanlar günde en az 5 mg’ın uygun olduğu açıklamasında bulunuyor. Bu da tek bir salatalığın kabuğundan alınabilecek miktara denk geliyor.
Ayrıca salatalığın organik olmasına dikkat etmek gerekiyor. Normal salatalıkların dış yüzeyi raf ömrünü uzatmak için koruyucu maddelerle kaplanır, ancak organik meyve ve sebzeler orijinaldir.

PATLICAN
Mor renkli sebzenin kabuk kısmından bir şerit kesildiğinde üçyüz mg nasunin (beyin hücrelerinin hasar görmesini engelleyen bir antioksidan) elde edilir. Ayrıca ikiyüz mg. kas kramplarını engelleyen potasyum, onüç mg. bağışıklığı güçlendiren magnezyum ve üç gram lif ne yazıkki kaybediliyor. Marketten alındığı anda az yağlı peynir ve sosa yatırılırsa pişirildiğinde kaabuk rahatsızlık vermeyecek ve kabuklu olup olmadığı anlaşılmayacaktır.

KİVİ
Bu meyvenin ince, tüylü kabuğunda bulunan kimyasal bileşenler bakteri ve kolibakteri ile savaşma özelliğine sahiptir. Tırtıl yiyormuş hissi verebilir, bu yüzden içeceğinizin içine toz haline getirip karıştırılabilir veya kağıt kadar ince dilimleyip salatana katılabilir.

PORTAKAL
Kabuğun üst tabakasında bulunan limonene UV ısınlarının ölümcül düşmanıdır. Yapılan bir çalışmada haftada bir çay kasığı kadar portakal kabuğu yemenin deri kanseri riskini yüzde 30 azalttığının görüldüğü ifade ediliyor. Dış kabuğu ısırarak yemek yerine, somonun üzerine çeşni olarak serpilebilir ya da salataya sos ile birlikte karıştırılabilir.

Çevrimdışı GÜLCE90

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 03 Nis 2014 13:23:57
Gece kaliteli uyku uyumayanların beyninin daha çabuk yaşlanabileceği belirlendi.

Amerikalı bilim adamlarının araştırması, gece iyi uyumamanın, sadece 3 yılda beyin faaliyetlerinde azalmaya yol açtığını, hafıza kaybı ve konsantrasyon eksikliğine neden olduğunu gösterdi. Araştırmada, sadece bir gece bile uykusuz kalmanın beyinde, başa alınan darbeye benzer değişikliklere yol açtığı görüldü.

Uykuda beynin kendini zehirli maddelerden arındırdığını vurgulayan bilim adamları, gece uykusunun kalitesinin beyin sağlığında kritik rol oynadığını belirtti. Kalitesiz uykunun beyin faaliyetlerinin yüzde 50'ye kadar ,”tamiri olmaksızın” azalmasına neden olabileceğini belirten bilim adamları, bunun da beynin 5 yıla kadar yaşlanması anlamına geldiğine dikkati çekti.

Beynin yaşlanmasında, uyku saatinden çok uyku kalitesinin daha fazla rol oynadığı açıklandı. Ortalama 76 yaşında 2 bin 820 kişini katıldığı araştırmanın sonuçları “Sleep” dergisinde yayımlandı.

Çevrimdışı 38fatma

  • Bilge Üye
  • *****
  • 11.244
  • 134.749
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 11.244
  • 134.749
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 04 Nis 2014 06:52:12
 METABOLİZMAYI HIZLANDIRMA                                                                                     Erkekler metabolizmalarını hızlandırmak için bir kere önemli şart aç kalmamaları gerekir. Aç kalındığı zaman metabolizma yavaşlar. Metabolizmamızın hızlanması ve sağlıklı bir şekilde kilo vermemiz için aç kalmamaız gerekir. Sabah kahvaltımızı bi şekilde sağlılı yapmamız gerekir. Ara öğünlerinin mutlaka yapılması gerekir.

Ara öğün derken; çeşitli meyve , ayran , süt gibi gıdaları tüketebiliriz. Hatta çorba da olabilir. Yavaş olarak yemeğe başlanmalı. Ve ilk başta kendisini doyurucu gıdalardan başlanmalı.Örneğin; ilk başta salatasını yiyip çorbasını içip ondan sonra ana gıdaya geçilirse bu kendisine bir şekilde daha yavaş olarak kanına şekerin geçmesine ve doygunluk sürecinin daha etkili olmasını sağlayacaktır. Çünkü bir gıda yendiği zaman hemen doygunluk olmaz.

Bu doygunluk hissi ancak 15 dk sonra falan başlar. Eğer siz 15 dk hızlı bir şekilde yerseniz ne yediğinizin farkında olmazsınız. Ve hala açlığınız gitmemiş olur. Ama bir şekilde yavaş başlarsanız bu doygunluk hissi sizin gıdalara saldırmanızı engelleyecektir. Bir diğer konu akşamları pek yemememiz gerekir.

Akşam saati kaç dersek şahsa göre değişir. Ama hafif şeyler mutlaka yenmeli tabi açlıktan ziyade. Kendilerimizin yaptığı elma suyu tüketmeliyiz. Layt ürünler tercih etmemiz gerekir. Yağdan uzak durmamız gerekir. Yaşı belirli bir yaş üstünde olanlar proteinden fakir diyetleri tercih etmeleri gerekir. Bu şekilde bir gıda kantrolüyle kilo vermemiz sağlıklı bir şekilde olacaktır.

Çevrimdışı GÜLCE90

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 04 Nis 2014 14:02:19
Sirke yüzyıllardan beri Türk mutfağının vazgeçilmezi ancak aynı zamanda da ışıl ışıl bir cilde yardımcı oluyor.

Şişli Florence Nightingale Hastanesi'nden Dermatoloji uzmanı Yrd. Doç. Dr. Zahide Eriş, elma sirkesinin elmaların fermantasyon sürecinden geçirilmesiyle elde edildiğini ve bu süreçte enzimlerden zengin bir içerik kazandığını belirtti. Eriş, öncelikle uygulanacak elma sirkesinin kimyasal ve koruyucu madde içermemesi gerektiğini ve organik yetiştirilmiş elmalardan elde edilmiş olması gerektiğini belirtti.

ORGANİK ELMA SİRKESİNİN FAYDALARI NELERDİR?
- Doğal alfa hidroksi asitlerden zengindir

- Güneş lekeleri ve yaşa bağlı oluşan lekelerin azalmasına yardımcı olur

- Ölü derinin soyulmasına yardımcı olur

- Cildin doğal PH’ını dengeler
- Akne ve akne izlerini gidermeye yardımcı olur

- Açık gözeneklerin azalmasına yardımcı olur

NASIL UYGULANABİLİR
- Tonik olarak kullanımda 1-2 yemek kaşığı organik elma sirkesi 1 lt. suya katılarak pamuk yardımıyla yüze sürülür. Akne ve lekeler için ise yarı yarıya sulandırılmış organik elma sirkesi pamuk yardımıyla yüze sürülür. Cildin yağlanmasını azaltır. Bu uygulamaları hassas ciltlere sahip olanlar 2 günde bir yapmalı ve alerjik reaksiyon gelişmesi durumunda hemen sonlandırmalıdırlar. Gündüz güneş koruyucu ihmal edilmemelidir.

- Ayaktaki nasır ve siğiller için kullanılabilir. Ayak 20 dk. kadar 1/3 oranında elma sirkesi içeren ılık suda bekletilir, sonra kurulanır. Organik elma sirkesiyle ıslatılmış gazlı bez, uygulama yapılacak kısma bandaj şeklinde sarılır ve gece boyu bekletilir. Sabah açılarak yıkanır. Uygulama yapıldıkça hasta bölge yumuşayarak kaybolur.

- Saçlı deride kepek varsa masaj yaparak uygulanıp 20 dk. sonra durulanması kepeği azaltmaya yardımcı olur.

Çevrimdışı 123tayfun

  • Yeni Üye
  • 2
  • 0
  • 2
  • 0
# 04 Nis 2014 14:14:46
sağlıkn köçeçi iyiymis 8) 8) 8) 8) 8) 8) 8) 8) 8)

Çevrimdışı 38fatma

  • Bilge Üye
  • *****
  • 11.244
  • 134.749
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 11.244
  • 134.749
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 05 Nis 2014 08:12:02
.

Çevrimdışı GÜLCE90

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 05 Nis 2014 09:28:38
YER FISTIĞI

-İçinde bulunan B1 vitamini kan şekerinin yakılması, kalp sağlığının korunması ve öğrenme gibi beyin fonksiyonları için gerekli olan bir vitamindir.Yaşlanmaya karşı vücudu koruduğu gibi alkol ve sigaranın zararlı etkilerini de azaltır.
-İçerdiği B3 vitamini kolesterolü düşürür, dolaşımı
-Kanın pıhtılaşması, kas gücü ve sinir iletimi için gerekli olan kalsiyum minerali içerir.
-Posalı bir besindir. Posalı besinler kanser yapıcı zararlı maddelerin bağırsakta kalma süresini kısalttığı ve bağırsak duvarı ile temasını azalttığı için kanserden korunmada faydalı olurlar...

Çevrimdışı 38fatma

  • Bilge Üye
  • *****
  • 11.244
  • 134.749
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 11.244
  • 134.749
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 06 Nis 2014 07:45:24
Karabaş otunun faydaları

• Birçok kanser türüne karsı tedavi edici özelliğe sahip olan karabaş otu tümörlerin büyümesini engeller.
• Karabaş otu sayesinde kan dolaşımınızı hızlanır
• Alerji tedavilerinde karabaş otu çayı son derece etkilidir
• Sinir sistemini kuvvetlendiren karabaş otu, asabi insanların sakin bir yapıya kavuşmasını sağlar
• Uykusuzluk sorunu yasayan kişiler aksam yemeğinden sonra içeceği bir bardak karabaş otu çayı sayesinde rahat bir uyku çekerler
• Ağrı kesici özelliği olan karabaş otu özellikle migren ağrılarında bir bardak karabaş otu çayı içilmesi halinde son derece fayda sağlayıcı özelliğe sahiptir
• Karabaş otu sayesinde yüksek tansiyon hastalarının tansiyonu olması gereken değere düşer
• Mide ve bağırsaklarda gaz birikmesini engeller
• Karabaş otu egzamadan kaynaklanan yaralara karsı tedavi edici özellik gösterir.
• Karabaş otu çayı sayesinde sigara bırakan birçok insan mevcuttur.
• Günde içeceğiniz 1 bardak karabaş otu çayı kanı sulandırıcı ve damarları genişletici etki gösterir

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK